Baktığın yerde yoksam...

Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun

Paradurumu'na Google News'te abone olun

Abone Ol

Anneniz, babanız, kardeşiniz, dostunuz, sevgiliniz, eşiniz…

Bazen kırdığınız bazen de tartıştığınız can yoldaşlarınız. Hiç düşündünüz mü? Bir gün aradığınızda ulaşamadığınızı, konuşamadığınızı, artık orada olmadıklarını, canınız sıkıldığında derdinizi paylaşamadığınızı, en sevinçli haberleri veremediğinizi, düşündünüz mü?

Gerçi, anneniz, babanız ve kardeşiniz ne olursa olsun ordadır, yanınızdadır. Ya diğerleri?

Onların ne yaparsak yapalım yanımızda olmasını istersiniz, içten içe kaybetmek endişesiyle.

Bazen o kadar emin olursunuz ki ne olursa olsun yanınızda olacaklarını zannedersiniz. Kırarsınız, dökersiniz, üstlerine üstlerine gider, bunaltırsınız.

Hayatınızdan hiç çıkmamalarını isterisiniz ama kalmaları içinde sebep yaratmazsınız. Neden?

Belki de içinize bakmalı, sevdiklerinizin hayatınızdan kaçarcasına uzaklaşmalarının sebeplerini kendinizde aramalısınız.

Ne oluyor da bu kadar iyi giden bir ilişki bu noktaya geliyor?

Aslında her şey kendinizi sevmekle başlıyor. Belki de sevilmeye değer olmadığınız kodu bilinçaltında sinsice bekliyor. Her davranıştan, her sözden değersizlik ile ilgili mesajlar çıkartıp, karşınızdakine sizi artık sevmediğini, önemsemediğini söyleyip durduğunuzda bir gün öyle olması da kaçınılmaz oluyor.

Kendinizi sevin, eşsiz ve harika olduğunuzun farkına varıp, önce kendi değerinizi anlayın. Göreceksiniz ki siz kendinizi sevdiğinizde, değerinizi bilip öyle davrandığınızda hayatınızda kalmasını istediğiniz herkes zaten orada olacaktır. Buna rağmen artık baktığınız yerde olmayanlar olur ise olması gerekenin bu olmasındandır. 

Siz değerli ve özelsiniz...

İyi bir iletişim için nasıl bir dinleyici olmalı?Birlikte çalıştığımız kişilerle, aile bireyleriyle, arkadaşlarımızla, yani çevremizdeki hemen herkesle yaşadığımız problemler yanlış iletişimden kaynaklanıyor.