Google'da ilk sırada çıkmak isterken tazminat ödemek zorunda kalmayın
"...Sosyal medya reklamlarında anahtar kelime olarak bilinen markalar kullanılarak internet kullanıcılarının yanıltıldığı ve marka haklarının ihlal edildiğini zaman zaman görmekteyiz. Bu gibi durumlar hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet hükümlerine tabi olacaktır..."
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone OlSon dönemlerde gerek ülkemizde gerekse dünyada sosyal medya ve özellikle Google reklamlarının önemi arttı. Hatta ihracata yönelik bu reklamlarda devlet teşviklerinden yararlanmak da mümkün. Ancak bu reklamlar yapılırken başka firma ve markaların bilinilirliğinden yararlanılmaya çalışıldığını ve internet kullanıcılarının yanıltıldığını da görmekteyiz. Özellikle Google reklamlarında anahtar kelime olarak bilinen markalar kullanılarak daha çok insana ulaşılmakta hem marka ihlali hem de kullanıcıların yanılması söz konusu olmaktadır.
Bu gibi durumlar hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet hükümlerine tabi olacaktır. Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 30. Maddesi “Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” hükmü incelendiğinde bu şekilde marka hakkının tecavüz edilmesi durumunda hapis ve adli para cezası da söz konusu olabilecektir. Yine haksız rekabet hükümleri de bu tip fiillerde uygulama alanı bulacaktır. Hukuki yönden ise marka hakkı ihlal edilenler; tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabileceklerdir. Özetle sosyal medya mecralarında tescilli markaların anahtar kelime olarak kullanılması yoluyla reklam yapılması hak ihlali sayılmaktadır. Ayrıca Sosyal Medya paylaşımlarında tescilli markaların “hastag” ya da “tag” adı verilen etiketlerde ticari amaçlarla kullanılmasının da marka haklarının ihlali kabul edilmesi muhtemeldir. Bu nedenlerle Sosyal Medyada ticari paylaşımlarda ve reklamlarda marka haklarının ihlal edilmemesine dikkat edilmelidir. Marka hakkı sahiplerinin de bu gibi hak ihlallerine karşı hukuki yollara başvurabileceğini ve zararlarını tazmin edebileceğini ifade edebiliriz.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/1179 K sayılı kararında tescilli markası Google reklamında anahtar kelime olarak kullanılan firmanın açtığı davada “marka tescilinden kaynaklanan hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğundan marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesine, davalı tarafın marka tecavüzü ve haksız rekabet oluşturan www.google.com.tr internet sitesine verdiği reklamların kaldırılmasına, 2.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, kararın hüküm özetinin, tirajı 100.000'in üzerinde olan Türkiye genelinde yayınlanan bir gazetede masrafı sonradan davalı tarafça karşılanmak üzere ilan edilmesine” şeklinde karar vererek Google reklamlarında marka hakları zedelenen firmanın maddi ve manevi tazminat istemini kabul etmiştir.
Sosyal medya reklamlarında anahtar kelime olarak bilinen markalar kullanılarak internet kullanıcılarının yanıltıldığı ve marka haklarının ihlal edildiğini zaman zaman görmekteyiz. Bu gibi durumlar hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet hükümlerine tabi olacaktır. Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 30. Maddesi “Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” hükmü incelendiğinde bu şekilde marka hakkının tecavüz edilmesi durumunda hapis ve adli para cezası da söz konusu olabilecektir. Yine haksız rekabet hükümleri de bu tip fiillerde uygulama alanı bulacaktır. Hukuki yönden ise marka hakkı ihlal edilenler; tecavüzün önlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunabileceklerdir. Özetle Sosyal Medya mecralarında tescilli markaların anahtar kelime olarak kullanılması yoluyla reklam yapılması hak ihlali sayılmaktadır. Ayrıca Sosyal Medya paylaşımlarında tescilli markaların “hastag” ya da “tag” adı verilen etiketlerde ticari amaçlarla kullanılmasının da marka haklarının ihlali kabul edilmesi muhtemeldir. Bu nedenlerle Sosyal Medyada ticari paylaşımlarda ve reklamlarda marka haklarının ihlal edilmemesine dikkat edilmelidir. Marka hakkı sahiplerinin de bu gibi hak ihlallerine karşı hukuki yolara başvurabileceğini ve zararlarını tazmin edebileceğini ifade edebiliriz.
Rıdvan Yıldız kimdir?
11 Şubat 1988 tarihinde Bartın’da doğdu. Bartın Anadolu Öğretmen Lisesi’nde lise eğitimini bitirdikten sonra lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde tamamladı. Çeşitli hukuk bürolarında tecrübe kazandıktan sonra serbest avukatlığa başladı. 2012’den bu yana İstanbul Barosu’na bağlı olarak avukatlık mesleğini icra ediyor. Tüketici Sorunları Derneği’nde Genel Başkan Vekilliği ve Genel Başkanlık görevlerini üstlendi. Tüketici, bilişim, gayrimenkul, kentsel dönüşüm, kat mülkiyeti ve spor hukuku alanındaki makaleleri çeşitli mecralarda yayımlandı.
2019 yılında "Sınırsız Yeni Dünyanın Sınırları- Sosyal Medyada Hukuk" adında sosyal medya hukuku okur yazarlığını arttırmaya yönelik bir kitabı yayımlandı.