Takdir, memnuniyet ve sanat

Sadece bakmak değildir sanatı anlamak. Tarih boyunca sanat kültürü, malzeme kullanımları ve güzellik duygusunu anlamadan sanatı anlamak zordur.

İngilizcede bir kelime var “ appreciation “ diye, Türkçede tam karşılığı tek kelime ile söylemek zor ancak teşekkür etmek, memnuniyet belirtmek, takdir etmek gibi anlamlar yüklenebilir, ben farkında olmadan kullanmaktayım. Çok appreciation gösterdi, hiç appreciation yok onda gibi.

1973, bir kış günü, M/V Gediz gemisi ile Londra limanındayız. Gemi Thames Nehrinden limana ulaşıp yanaşana kadar seyir eğlenceli de olabiliyor, özellikle “Lock” tabir edilen ve nehir seviyesindeki gemiyi kapatılıp açılan, su seviyesi yükseltilip azaltılan havuzlarla rıhtıma ulaşması da ilk yaşadığında eğlenceli ve  ilginç gelebiliyor.

 Lock ( havuz ) sistemi nasıl çalışıyor merak edenler için;  

Takdir, minnet derken ne alaka diye sorulabilir bana bir geminin lock’larla rıhtıma ulaşması diye, ee yarım asır limanlar ve gemiler yaşamını iştigal ederse aklına konu ile alakasız da olsa böyle şeyler de gelebiliyor.!

 İlk kez geldiğimiz Londra’yı tanımaya çalışıyoruz bir stajyer güverte zabiti ile birlikte. İleri yaşlarda, çoğu İngiliz yaşıtları gibi, beyaz saçları, tam bir lady görünümünde bir kadınla sohbetimiz esnasında bize” size bir şey soruldu mu ister misiniz diye “ yes please” veya “ no thank you”  ( sadece evet hayır değil, evet lütfen, hayır teşekkürler” )  demeniz nezaketinizi gösterir, sıcaklık verir ilişkilerde demişti.  Klasik bale dans okullarında piyano çalarmış. Hatta bizi davet bile etmişti fırsatınız olursa çaldığı yere gelmemiz için.

Yaşlı piyanist leydinin bize vurgulamak istediği şey aslında appreciation idi uzun sohbetimiz esnasında. Gerçekten de birine sürpriz seveceği şaşıracağı hediye yaptın, güzel bir yemek ısmarladın, sayfiye evine davet ettin, beklemediği maddi yardım yaptın ya da bağışladın, sorununu çözdün beklemediği halde, bunlar ve benzerleri, karşılığında tatlı bir teşekkür, bir memnuniyet gülümsemesi, ertesi günü aldığın bir takdir maili, gönderilen bir çiçek, sen de daha fazla verme duygusu yaratan karşılıklar, işte bunlar hep appreciation..

Piyanist kadına teşekkür edip yanından ayrılırken bize gidip izlememiz için bir iki sergi, tiyatro ismi de vermişti. İlk tiyatro deneyimim de bana ilginç gelen seyircilerin ayağa kalkıp hep birlikte“ God save the Queen” ( Tanrı Kraliçeyi Korusun ) demeleri olmuştu (96 Yıl save etmiş, yeni öğrendik İngiltere Kraliçesinin hayata vedasını).  

Gezdiğimiz sergi de bende sanata ve sanatçıya duyduğum saygı ve minnettarlığı daha da pekiştirmişti. Görsel sanatların takdiri, bir serginin, müzenin duvarında asılı bir tabloya bakmanın ötesine geçer, sanat, baktığın her şeyde ve her yerdedir. Gözlerini sanat dünyasına açmak, etrafındaki dünyayı anlamak için çok önemlidir. Sanat, gösterişli sergi ve müzelerden daha fazlasıdır, bunu algılayan, anlayan birkaç kişidir belki de. 

Sanatı anlamak için, salt ilgi dışında, bilgi edinme, okuma, araştırma, antik kültürlerden günümüz çağdaş sanatına kadar gelişmeleri bilme, insanların sanat formlarını ve kültürlerin sanatı nasıl kullandığını analiz edebilmenin alt yapısına sahip olabilme.

Sadece bakmak değildir sanatı anlamak. Tarih boyunca sanat kültürü, malzeme kullanımları ve güzellik duygusunu anlamadan sanatı anlamak zordur.

Sanat, sanat için sanat yaratmak gibi basit bir eylemle aktarılır. Her insan doğuştan sanat yapma arzusu ile doğar, ancak sanat üretme becerilerinin kazanılmasında da eğitim şarttır. Sanat eğitimi, bir kişinin sanat anlayışını, gelişimini ve vizyonlarını genişletir. Sanat, çeşitliliğe, geçmişte insanların nasıl yaşadığına dair bir anlayış getirir ve çağdaş yaşam ile günümüz sanatına ilişkin konularını birbirine bağlar.

Dünya tarihi de aynı şekilde sürekli iç içe geçmiş sanat tarihidir. Bir çok farklı kültürleri şekillendirmiştir. Bu kültürler bugünün tüm sanatını oluşturmuştur.

Lise eğitimim esnasında tarih ders kitaplarında bir devri, çağı noktalarken o devre ait sanata ilişkin sayfaları tarih dersi hocamız ne derste anlatır, ne okumamızı önerir ne de imtihanlarda sanat bölümlerinden soru sorardı. Bol bol savaşlar, meydan muhabereleri, isimleri, tarihleri ve savaş sonrası anlaşma şartları ezberletilirdi bizlere. Neyse ki Avrupa’daki Rönesans ve Reform başlıklı konular anlatılırdı en azından..! 

Sanatın ve sanatçının takdir edilmesi, minnet ve şükran duygularının ( appreciation) gösterilmesi,  sanata ilgi duyulması, öğrenilmesi toplumu çok daha güzel noktalara taşıyacak, ilişkiler de nezaketi, zarafeti de arttırabilecektir. Sanat hayatımızı değiştirebilir, sanatla bağlantı kurduğunda içsel benliğinle de bağlantı kurarsın. İçine bakmanı, kendini dinlemeni, kim olduğunu ve neyi önemsediğini fark etmeni sağlayabilecektir. Ne gördüğüne ve ne hissettiğine o sanat eseriyle olan duygusal bağına dayanarak karar verirsin. Bunun farkında olduğunda, birey olarak daha mutlu ve sağlıklı olma eğilimindesindir.

Sanat, hayatımızda sahip olduğumuz şeyler için bir takdir ve memnuniyet sağlamamıza neden olur. Sanatı günlük hayatına dahil ederek kendine hediye vermen, bir sanatçının stüdyosunu, bir müzeyi ziyaret etmen, canlı bir gösteri izlemen, kitap okuman yoluyla, sürdürülebilir ilgiyle olabilecektir tüm güzellikler.

Sanat hayatına daha fazla yaratıcılık, memnuniyet ve mutluluk getirir.

 

6 Eylül 2022

Heybeliada

SANATA İLGİ MUTLULUK HORMONU

SANATIN GÜCÜ DEĞİŞTİRİR DÜNYAMIZI

1.4: CRITIQUE: DESCRIPTION:ART APPRECIATION A MASTER

HOW ART IMPROVES YOUR QUALITY OF LIFE

Etiketler Sanat Fethi Denizmen
Yorumlar
Kalan Karakter 800
Nesrin Tezcan
Anılarınızla harmanlayıp ne güzel kaleme almışsınız. 💐
Ethel Hazar
Fethi agabey ne güzel anlatmissin yazıyı okuyunca aklıma Londra. Ne dolu ne anlamlı yıllar yasamisiniz iş hayatinizda sizi takdir ve appreciate le kucaklıyorum Bu pazar yazıları lütfen hayatimiza eşsiz bilgi ve renk katıyor sizi okumaya devam ediyorum Sağlıcakla kalin
Hülya İŞLEK
Sanatı anlatmak zordur, örneğin herkesin baktığı bir tabloya herkesin duygusu ve o tablodan neyi anladığına ve tablo içerisine girmiş gibi yaşadığı farklıdır… Bu konuyu ele alıp yorumladığına çok sevindim ve anlatmak istediğini çok beğendim. Harikasın!
DEMET GÜMÜŞ
[ ] Ne güzel söylemişsiniz... İnsan sanatla doğar... Bir resim sergisinde ressamın yapmış olduğu resime bakarken yada bir yazı da bir roman da bir şiirde hep şunları düşünürüm. Hangi duygularla yapmış? Nasıl bir mesaj veriyor? Bana neler hissettiriyor? Bana duygusal gelen bir şiir başka birine aşk dolu gelebilir. Bunlar sadece kişinin bulunduğu ortam yada yaşadıklarına bağlı bile değişebilir. Sanat hangi dalda olursa olsun insanlara hep bir mesaj verir. Duymak isteyen görmek isteyen rahatlıkla görebilir. Mesela bir opera başka insanlara sıkıcı gelebilir ama bir opera salonunda onu dinlerken demek istediğini anlamasaniz hikayesini bilmeseniz de sanatçının yorumundan etkilenebilirsiniz. Buda sizin enerjinizi pozitif etkiler. Hamile bayanlara hamilelik dönemleri boyunca klasik müzik dinlemeleri tavsiye edilir. Müziğin vermiş olduğu sakinliği bebek ile annenin paylaşması için.
DEMET GÜMÜŞ
Gördünüz mü sanatla doğduğumuzun kanıtı bunu doktorlar tavsiye ediyor. Çok klişe bir cümle olabilir ama SANAT EVRENSELDİR. Çünkü vermiş olduğu duygu ne olursa olsun o ortamdan ayrılırken yada kitabın kapağını kapatırken pozitif bir enerji ile dolu olursunuz. O yüzden tüm sanat ile uğraşan kişilere çok büyük hayranlık duyarım. Dünyaya onların gözleriyle görme imkanını bizlere verdikleri için teşekkür ederim.
Efnan Akpulat
Merhaba, Sanat evrensel bir kavram... Anlaşıldığı üzere appreciation'da öyle... Tüm insanlığın buna ihtiyacı var, tıpkı sanata olduğu gibi.... Kaleminize yüreğinize ve akıcı üslubunuza sağlık... Zihinleri aydınlatan ışıltılı yazılarınızın devamını dilerim...
DAHA FAZLA YORUM GÖSTER