Bu yöntemle sağlığınızı test edebilirsiniz

Bağırsaklarınızda Kandida (Candida albicans) maya mantarının arttığını basit bir test yardımıyla anlayabilirsiniz. Sabah uyandığınızda aç karnına, dişlerinizi fırçalamadan ve ağzınızı çalkalamadan önce, cam bardağı 2/3’ü kadar içme suyu ile doldurun ve suya tükürün. Bunu 15 dakika izleyin. Eğer tükürük suyun üstünde kalıyorsa, sağlıklı bağırsak florasına sahipsiniz demek oluyor. Eğer tükürük dibe çöküyorsa, saçak gibi aşağıya iniyorsa veya kar yağmış gibi oluyorsa ya da suya rakı konmuş gibi bulanıyorsa kandida maya mantarı bağırsak floranızı bozmuş anlamına geliyor.

Bir parça yeseniz bile karnınız şişiyor ve ağrıyorsa, yaptığınız bütün diyetlere rağmen karnınızın şişliğini ve sertliğini gideremiyor, lifli besinler tükettiğiniz halde çoğu zaman kabızlık sorunu yaşıyorsanız, yeme krizlerinize çare bulamıyorsanız sebebi büyük ihtimalle candida maya mantarı olabilir.

Bağışıklık sistemindeki bozukluğa bağlı başta obezite olmak üzere daha birçok hastalığın başlamasına neden oluyor. Özellikle kadınlarda tekrarlayan idrar yanmaları, vajinal mantar enfeksiyonları, depresif ruh hali, sinirlilik, uyuşukluk, migren türü baş ağrıları, ishal, karında gaz, kabızlık, mide ekşimeleri, buna bağlı boğazda yanma, ağız kuruluğu, sık aft oluşumu, ağız kokusu, kilo verememe veya kilo alamama, ağızda tat bozukluğu, hazımsızlık, el ve ayak tırnaklarında geçmeyen mantar enfeksiyonu, çocuklarda öğrenme bozuklukları, ajitasyon, bebeklerde ishal veya kabızlık yanında popoda kızarıklık ve geçmeyen pişik durumu, ağızda pamukçuk ile kendini gösterir.

Hazır gıdalar, rafine un ve rafine şeker tüketimi, mayaların çoğalması için uygun besini sağlar. Antibiyotik kullanımı, stres, düzensiz beslenme, bilinçsiz yapılan detoks ve diyet uygulamaları bağırsakta bulunan bakteri florasına zarar veriyor. Candida mantarları gıdalardan aldığınız sofra şekeriyle imal edilmiş ürünleri ve unlu mamülleri önce piruvat’a sonradan asetaldehid ve karbondioksit’e dönüştürür. Asetaldehid, hem karaciğer hem de mantar tarafından etil alkole çevriliyor. Açığa çıkan karbondioksitin etkisiyle karnınızda şişkinlik ve sertlik oluşur.

Antibiyotikler, antiasitler, mide ülseri ve reflü ilaçları, doğum kontrol hapları, şekerli ve beyaz unlu besinler, hormonlu besinler, tedavilerde kortizon kullanımı, klorlu su içilmesi, bağırsak parazit enfeksiyonları, alkol kullanımı, yağsız beslenme, kanser tedavileri (kemoterapi, radyoterapi) ve şeker hastalığı katkı maddeleri, ayçiçeği, mısır özü, soya ve margarinlerin omega-3 ile omega-6 dengesini bozması, östrojen tedavileri, yanlış diyetler, asitli beslenme sonucu oluşan asidoz, yediğimiz hayvanlar ve bitkilerde kullanılan ilaçlar faydalı bakterilerin azalmasına ve bağırsaklarda kandida mantarının artışına yol açabilir.

Tedaviye cevap vermeyen birçok hastalığın altında kandida mantarı enfeksiyonu düşünülmelidir. Hatta uzun süre tedavi edilemeyen kansızlık, vitamin mineral eksiklikleri ve benzeri durumlardan bile sorumlu olabilir. Çünkü kandida mantarının normalden daha fazla çoğalması sonucu, kandida mantarı bağırsak iç duvarına tutunarak hücre hasarına neden olur. Bu hasar nedeniyle, sindirimi tamamlanmamış yiyecekler de bağırsak iç duvarından geçer ve kan dolaşımına karışır. Bu durum devam ettiği sürece, bağışıklık sistemindeki yanlış algılama nedeni ile besin intoleransı diye bildiğimiz rahatsızlık oluşmaya başlar.

Kısaca gıda ya da ilaç zannederek aldıklarımız, bağırsağın doğal florasını bozarak bağırsak geçirgenliğini arttırıyor. Bu durumda da, kanımıza karışan sindirilmemiş maddeler, ağır metaller, katkı maddeleri ile birlikte kandida maya mantarı kılcal damarlara kadar ulaşarak organlara zarar vermeye başlıyor. Bağırsaklarından tüm vücuduna geçen ve organlarına büyük zarar veren Candida Albicans maya mantarı ve onun yol açtığı Candiasis (Kandiyasis) hastalığından şüphelenmek pek akıllara gelmez. Kandiyasis hastalığı ile mücadele Almanya’da son on yılda sağlık bakanlığı politikası haline geldi.

Bütün vücuda zarar veren mantardan kurtulmak pek o kadar kolay olmuyor. Kandida tedavisi için öncelikle bunlardan uzak durun:
-Şarküteri et ürünleri (salam, sosis, sucuk)
- Hazır veya katkılı gıdalar
- Rafine un ile yapılmış gıdalar.
-Şeker içeren gıdalar ve tatlandırıcılar.
-Mayalanmış unlu ve nişastalı ürünler
- Süt ve su yerine kullanılan şekerli veya asitli içecekler
- Her türlü abur cubur gıdalar

Tüm sebze ve salatalar, bakliyatlar, zeytinyağı, tereyağı ve Hindistan cevizi yağı, ev yoğurdu, soğan, sarımsak, lahana turşusu, sirke, zeytin yaprağı çayı, zencefil çayı ve su içmeye gayret edin. Tedaviyi desteklemek için eczaneden aldığınız probiyotik takviyeleri de yüksek dozda kullanabilirsiniz. Günlük dozun en az 10 milyar bakteri içermesi gereklidir.

Ve Kandida tükürük testini ara ara yapıp gidişatını da kontrol edin.