Bu Suistimal Artık Dursun!

"Mükemmel değil merhametli çocuklar yetiştirin" derdi, çok sevdiğim, rahmetli hocam Doğan Cüceloğlu. "Karıncaları öldürmeyen, ağaç dallarını kırmayan, çiçekleri ezip geçmeyen, sevgiyi hissetmeyi ve hissettirmeyi bilen çocuklar..."

Belki de başarmışızdır. Belki de bizim neslimizin aksine iyiyi kötüden ayıracak ve o kötüyü cezalandıracak bir nesli yetiştirebilmişizdir. Bu inanca sarılmanın dışında bir çıkış maalesef ben göremiyorum. Gelişen teknoloji, dinlemeler-kayıtlar, bunların getirisi olarak daha önce hiç görmediğimiz ve duymadığımız derinlikte tanığı olduğumuz korkunç suçlar... Biri bitmeden bir diğeri başlıyor. Toplumsal bir şoka girmiş gibiyiz adeta, çığ gibi büyüyen bir travma hali üzerimizde dolaşıyor.

Doğan Cüceloğlu, rahmetli hocam, çok severdim.

"Mükemmel değil merhametli çocuklar yetiştirin" diyor. "Karıncaları öldürmeyen, ağaç dallarını kırmayan, çiçekleri ezip geçmeyen, sevgiyi hissetmeyi ve hissettirmeyi bilen çocuklar..."

Bütün mensupları iyi olan bir ırk yok dünyada. Bütün mensupları iyi olan bir din, bir kimlik, ya da işte, herhangi bir meslek de yok...

"Ahlaklı olmayı kimden öğrendin?" diye sordukları Mevlana, "Ahlaksızdan" demiş, "Onun yaptığının tam tersini yaptım ben".

İşte o ahlaksızı ve ahlaksızlığını hiç tabulaştırmadan, ucunun nereye dokunacağına da bakmadan konuşmak, buna işaret etmek gerekiyor. Kendimce bunu uzun yıllardır yapıyorum, anlatıyorum, aktarıyorum, dikkat çekmeye çalışıyorum.

Çocuk çikolatalarına sildenafil¹ koyanlar var gıdada, bizim sektörde yani.

"Yulaf bu!" diyerek aslında hayvan yemi olan dandik bir buğday ezmesini fahiş fiyata satan gıda mühendisi anne filan da var.

Ürünleri baştan aşağı sahte çıkan sözde bir gıda denetçisi var.

Zeytinyağına %80 oranında pamuk yağı karıştırıp bunu girişimci köylü kadın kimliğiyle satan bir başkası da...

Hep anlattım. Keşke herkes çıksa ve kendi sektöründeki, bilgisinin ve uzmanlığının olduğu alandaki kirliliği anlatsa. Bunu da hep arzuladım.

Yirmiye yakın hastanede yüzden fazla sağlık personelinin bilfiil içinde bulunduğu şeytani bir şebeke çıktı şimdi önümüze. Üç kuruş için, beş kuruş için minnacık bebeklerin şakalaşmalar eşliğinde öldürüldüğü kayıtları dinliyoruz hepimiz. Belki binlercesi yaşamlarının ilk anlarına sırf bunların cebi dolsun diye travmayla başlamış, bu travmayı anneleri babaları bin beter yaşamış, soyulup soğana çevrilmişler, yapanlar da "150.000 kopardım aileden, bu gece alem yapalım" diye kendi aralarında gülüşmüşler. İnsanın kanı donuyor, demek eksik kalıyor, insanın bütün sinirleri yerinden oynuyor.

Haftaya tağşiş listesi konusunu bir kez daha yazacağım, çok soruluyor.

Bu hafta aklımı korumaya çalışmam gerekiyor, sanıyorum hepimiz için durum aynıdır.

¹Sildenafil: Penis sertleşmesi bozukluğuna (erektil disfonksiyon) karşı kullanılan ilaçların etken maddesi.

* * *