Oku, anla, oy ver!
Özlem Denizmen'in Posta Gazetesi'ndeki 13 Nisan tarihli köşe yazısı...
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone OlBenim alanım para. Lakin paranın da önünde gelen temel alanlar var. Bu haftayı buna ayırmak istedim. Bu Pazar, ülkemiz açısından önemli bir referandum olacak. Ülkemizin anayasa değişikliğini hep beraber oylayacağız.
Evde, okulda, işyerinde, toplum içinde bir birey olarak hepimizin temel hak, görev ve sorumlulukları var. İşyerinde şirket kurallarına uyma sorumluluğumuz, maaşını gününde alma hakkımız; vatandaş olarak oy verme sorumluluğumuz, seçme ve seçilme hakkımız var. Bize düşen hak, sorumluluk ve görevleri okumak, anlamak ve uygulamak zorundayız.
Çocuklarımıza iyi bir eğitim vermek sadece okulda ders ile olmuyor. Esas evde öğreniyorlar her şeyi. Bizden duydukları öğütleri değil, bizden gördükleri davranışları benimsiyorlar. Hepsi çok zeki. Sünger gibi çekiyorlar her davranışımızı. O sebeple onlara örnek olmalıyız. Nasıl çocukların ev ve okul hayatında net ve belirgin sorumluluk ve hakları varsa, onları temel haklarını bilen ülke vatandaşı olarak da yetiştirmeliyiz. Biz seçme ve seçilme hak ve görevimizi icra ederek onlara hissetirmeli, bilinçlendirmeliyiz. Çocuğunuza oy kullanmanın bir vatandaşlık hakkı olduğunu anlatın.
Çocuklar seçimin farkında değil zannetmeyin. Tüm televizyon programları, tüm gazeteler ve yollar afişler ve bayraklarla doluyken nasıl olmasınlar? Bu konuyu çocuk ve ergen alanında uzman Prof. Dr. Bengi Semerci’ye danıştım: “Sormasalar bile akıllarına takılacak, oradan buradan bilgi sahibi olmaya çalışacaklar. Bu nedenle onları oy vermek konusunda bilgilendirin, bilinçlendirin.”
- 18 maddenin her birini teker teker anlayarak okuyun. Çocuğunuzla da yaşına uygun konuşun.
- Konuyla ilgili fikirlerinizi çocuğunuzla paylaşın. Madem 18 yaşında seçme, seçilme hakkı edinme durumu söz konusu, “Erken” demeyin.
- Pazar günü oy vereceğiniz okula birlikte gidin, süreci görsün, bilsin, hissetsin.
Araştırma şirketi İPSOS KMG’nin Türkiye’yi Anlama Kılavuzu’na göre toplumun yüzde 39’u hiç kitap okumuyor, yüzde 47’si hiç dergi okumuyor.
MUTLAKA OKUYUN
Okumayan anlamaz, anlamayan bilmez, bilmeden haklarınızdan nasıl yararlanabilirsiniz ki?
1 - Referandum maddelerini
2 - Kredi kartı, kredi, sigorta ve imza attığınız sözleşmeleri
3 - Okuldaki haklarınızı
4 - Sosyal ve ekonomik haklarınızı
5 - Siyasi haklarınızı
6 - Tüketici haklarınızı
7- İşyerindeki sosyal güvenlik haklarınızı
8 - GAZETE yazılarını
9 - Satın alıp sevinip, sizi bekleyen kitaplarınızı...
KENDİNİZE SORUN
Bankadan gelen yazıları okumak için evimize ihbaricra gelmesini beklemeyin!
● İmzaladığınız kredi kartı sözleşmesinde neler yazdığını okudunuz mu?
● Kullandığınız kredi kartının faiz oranı ne? Ekstreyi okudunuz mu?
● Bireysel Emeklilik Fon getirileri ile ilgili gelen kağıdı okudunuz mu?
★ 103 senede para ile ilgili ne öğrendiniz?
Kesinlikle BİRİKTİRİN. Ama hırsla değil, aynı zamanda harcayın da.
★ Milyon verseler satmam dediğiniz bir şey var mı?
Hürriyetimi asla satmam.
★ Para ile pişmanlığınız...
Para biriktirme imkanımız yoktu, her kuruşumuz hesaplıydı. Şimdi kızıyorum neden biriktirmedim diye. Her ay maaşımdan 50 lira kenara koysaydım keşke. Parasız kalmadık hamdolsun, her şeyimiz yerinde ama herkese “Biriktirmeye çalışın” diyorum.
★ 103 yıllık hayatınızda kaç kez oy kullandınız?
İlk reyimi 1950’de verdim sanırım. (Belediye seçimleri dahil 40-50 kere) Sadece bu pazar değil, hep çatlasam da patlasam da rey kullanmaya giderim.
★ Oy vermeye üşenen gençlere mesajınız?
Her zaman oylarını kullanmaları lazım çünkü kendi istikballeri için çok önemli.
★ Zengin koca bulmak isteyen genç kızlarımıza öğüdünüz var mı?
Valla bulabilirlerse helal olsun. Zengin kocayı alıp da onun hükmüne girmeye razı olursan o başka. Tabii elde tutmak da kolay değil.
★ 50 yaşınıza dönseniz kariyer, para konularında neyi farklı yapardınız?
Yine aynı şekilde devam ederdim kızım. ‘Ayy şöyle yapsaydım’ dememişimdir hiç.
★ Kuruşun kıymetini bilmek ile ilgili anınız var mı?
Olmaz mı! Babamın hiç parası yoktu. Ekmeğin kırıntılarını toplayıp yerdik. Onun için yokluğu çok iyi biliyorum, dünyada yaşanabilecek kıtlıktan da çok korkuyorum. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Churchill, “Biz Osmanlı Devleti’ni yendik ama Osmanlı evini yenemedik” demiş. O zaman her evin tarlası, bahçesi vardı. Köylüler kendi üretirdi her şeyi.
★ Sümerlilerin para ile ilişkileri nasıldı?
Gümüşle değiş tokuş yapıyorlar. Gümüşün faizi yüzde 33, arpanın faizi yüzde 20. O zaman da para var, faiz var, harcama var.
Muazzez İlmiye Çığ'dan bir öğüt: Sümerliler’in dediği gibi, ‘Madem ki biliyorsun neden öğretmiyorsun?’
NOT: Muazzez Hanımefendi ile yaptığım söyleşideki derinlik, güzellik, bilgi karşısında çok mutlu oldum. Onur duydum. Büyüklerimize sahip çıkalım. Bu hisler paranın satın alamayacağı hisler ve öğretiler.