Sanatıyla Uluslararası Başarı Kazanmış Türk Prenses: Fahrelnissa Zeid
1901 yılında İstanbul Büyükada’daki bir köşkte, tarihe mal olmuş önemli kişiliklerden oluşan ve çok yönlü geniş bir ailenin içinde dünyaya gelmiş, aile genlerinden ve iç dünyasından yansıyan güdülerle daha 14 yaşında iken resim yapmaya başlamıştı Fahrünnisa (1901-1991).
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone OlGüçlü bir kişiliğe sahip, sanatıyla uluslararası başarı kazanmış, ancak kişisel hayatında iniş çıkışlar yaşamış, özgür ruhlu ve duygusal bir kadındır Fahrünnisa. İşgal yıllarında Sanayi-i Nefise’de eğitim görür. (Güzel sanatlar alanında eğitim vermek üzere II. Abdülhamit döneminde İstanbul'da 1882'de kurulmuş bir yüksekokul.) Önemli Osmanlı ailelerinden Kabaağaçlı Mehmed Şakir Paşa'nın ortanca kızlarından biri, aynı zamanda Sadrazam Cevap Paşanın yeğenidir. Kardeşleri de sanat camiasının ünlüleri arasındadır: Yazar Cevat Şakir (Halikarnas Balıkçısı), Türk gravür, grafik sanatçısı ve ressam Aliye Berger (1903-1971), müzik düşkünü, muazzam piyano yeteneğiyle Ayşe Erner Kabaağaçlı...
Fahrünnisa’nın kızı tiyatro sanatçısı Şirin Devrim, oğlu ressam Nejat Devrim'dir. Kardeşi Hakkiye’nin kızları ise seramik sanatçısı Füreya Koral ve yazar Nermidil Erner Binark olur. Böyle saymaya devam edersek nasıl bir sanatçı ailesi olduğunu söylemeye gerek kalmaz herhalde.
Fahrünnisa, Zeid soyadını Kral I. Faysal'ın kardeşi ve dönemin Irak büyükelçisi olan Emir Zeyd'le evlendikten sonra alır. Modern üslupta önemli bir ressam olarak tanındığı Fransa'da adını "Fahrelnissa" mahlasıyla kullanır.
İç Dünyası ve Sanatı
Türk soyut sanatının öncülerinden olan Fahrelnissa Zeid özgün bir ruh taşıyordu. Sanatı, çoğu zaman iç dünyasındaki fırtınaların bir yansımasıydı. Renkli ve büyük ölçekli eserleri, onun coşkulu ve enerjik karakterini gösterirken bu tuvaller bazen de yaşadığı duygusal çalkantıları yansıtıyordu. Osmanlı’nın köklü bir ailesinden gelmesine rağmen geleneksel kalıplara sığmayan, bağımsız düşünen bir kadındı.
Fahrelnissa Zeid Türk resim sanatının öncülerindendir. Sanat tarihinin önemli nitelemelerinden “kadın sanatçı” olmanın dışında hiçbir kalıba sığmayan evrensel bir kimlikle karşımıza çıkar. Yaşam koşullarının verdiği deneyimlerle sanatçı kimliği Müslüman, Batılı, burjuva, aristokrat, eş, anne ve eğitimci çatıları altında şekillendiğinden çok yönlü bir görünüme sahipti.
Avrupa ve Amerika’nın birçok şehrine yaptığı seyahatler ve buralarda katıldığı davetlerde sanatçı, eleştirmen, galerici ve daha birçok ünlü şahsiyetle tanışma fırsatı bulur ve önemli dostluklar geliştirir. İşi ve bulunduğu konum gereği Paris, Londra, New York, Berlin, Bağdat, Amman ve İstanbul gibi önemli şehirlerde yaşama fırsatı olur. Yurt dışında ilk sergisini 1948 yılında Londra St. George Gallery’de açmıştır. Ayrıca Londra Institute of Contemporary Art’ta (ICA) kişisel sergi açan ilk kadın sanatçı unvanına sahip olur. Yaşamını sanatının ilham kaynağı olarak kullanmasının en belirgin örneği ilk kişisel sergisini 10 Nisan 1945 yılında Maçka’da bulunan evinde açması olur. Türk sanatının yeni yeni şekillenmeye başladığı bir dönemde böylesine aykırı ve bir o kadar da kendine özgü bir hareket dikkat çekicidir.
1947, Modern Sanatlar Müzesi, Eczacıbaşı
Canlı soyut resimleri, Avrupa’nın soyutlama yaklaşımlarıyla kaynaşmış İslam, Bizans, Arap ve Fars etkilerinin sentezidir. Hayatının ilerleyen yıllarında beklenmedik bir şekilde figüratif resme geri dönmüş ve arkadaşları ile ailesinin stilize edilmiş portrelerini yaratmıştır.
2017 yılında Tate Modern Sanat Müzesi Zeid'i “20. Yüzyıl’ın en önemli kadın sanatçılarından biri" olarak tanımladığı bir retrospektif ile anmıştır.
Tate* tarafından Fahrelnissa Zeid hakkında hazırlanmış 9 dakikalık harika bir video
(*Tate veya Tate Müzeler Kurumu, Birleşik Krallık İngiltere ülkesi için Britanya güzel sanatları ve uluslararası modern güzel sanatlar için güzel sanatlar galerilerini idare eden milli kurumdur. Kuruluş 1897.)
Sanatçı (solda oturan) ailesiyle birlikte
Büyükada, 1910 (Raad Zeid Al-Hussein’in izniyle, Tate Photography)
Sanatıyla Ayakta Kalan Fahrelnissa’nın Tutkulu ve Çalkantılı Hayatı
Self portre 1944 – Sema ve Barbaros Çağa koleksiyonu- Tate
Fahrelnissa Zeid’in iki evliliği oldu.
• İlk Evliliği: Genç yaşta Izzet Melih Devrim ile evlendi. Bu evlilikten sanatçı Nejad Melih Devrim doğdu. Ancak evlilik uzun sürmedi.
• İkinci Evliliği: Irak Kraliyet Ailesi’nden Prens Zeid bin Hüseyin ile evlendi ve “Prenses Fahrelnissa Zeid” unvanını aldı. Bu evlilik ona diplomatik çevrelerde yer edinme fırsatı verdi, ancak kişisel ve maddi sıkıntıları da beraberinde getirdi. Irak monarşisinin 1958’de devrilmesiyle, aile sürgün hayatı yaşamaya başladı ve ekonomik olarak zor zamanlar geçirdi.
Fahrelnissa Zeid, finansal açıdan çok bilinçli bir kadın değildi. Prens Zeid ile evliyken rahat bir hayat sürdü, ancak 1958 darbesiyle eşinin gelir kaynakları kesildi ve büyük maddi sıkıntılar yaşadı. Bu dönemde ailesinin yardımları ve sanatından kazandıklarıyla ayakta kaldı. Paris ve Amman’da sergiler açarak para kazanmaya çalıştı, ancak genellikle sanatını paradan önce gören bir yaklaşımı vardı.
Sonuç olarak Fahrelnissa Zeid tutkulu, özgürlüğüne düşkün ve sanatını her şeyin önüne koyan bir kadındı. Evliliklerinde ve finansal hayatında bazı zorluklar yaşasa da sanatı sayesinde kendi ayakları üzerinde durmayı başardı.
5 Eylül 1991'de öldü. Amman'da El Rağdan Sarayı Kraliyet Mezarlığı'na defnedildi.
Bazı Eserleri
Cehennemim 1951 - İstanbul Modern
Tuval Üzerine Yağlıboya, 205 x 528
14 Şubat 2025
Suadiye