Parasının kıymetini bilen ünlü isimler
Ülkemizde aşırı derecede para harcayan sayısız ünlünün yanı sıra parasını idare etme konusunda oldukça dikkatli ve tutumlu davranan ünlüler de var. Milyonların sevdiği o ünlü isimler ve para ile ilgili ilginç açıklamaları…
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone OlParasını hesapsız bir şekilde harcamak yerine kıymetini bilen, tutumlu olan ünlülerimizin sayısı oldukça fazla. Magazinde zaman zaman adları cimriye çıkan ancak paralarını dikkatli harcamayı tercih ettiklerini söyleyen ünlü isimler bu anlamda gençlere de olumlu örnek teşkil ediyor. İşte tutumlu ünlülerimizden bazıları…
Tedavi gördüğü hastanede 87 yaşında hayatını kaybeden 'Huysuz Virjin' lakaplı usta sanatçı Seyfi Dursunoğlu' kendini cimriydim. Sonradan tutumlu oldum sözleriyle tanıtan ünlülerden.
Bir televizyon programında kendisine ‘tutumlu musunuz? ’ diye soran sunucuya; “ Benim adım tutumlu daha doğrusu cimri diye çıktı. Ben sahneye 38 yaşında çıkmaya başladım. Sosyal sigortalarda memurdum. Bir iki sene iki işi bir arada yapmaya çalıştım. Olmayınca tiyatroyu seçtim. Memur olarak geçinemiyordum. Önce bir ev alayım istedim. O zaman cimrilik yaptım. Arkasından evi döşemek için cimrilik yaptım. Bir müddet paramı gerçekten çok sıkı tuttum. Her şeyimden kıstım. Evimin son taksitini ödeyeceğim zaman ayakkabımın altı delinmişti, dedim boş ver. Taksitini öde, bitir. Sonra gider altı tane alırsın. Altı tane de almadım. Cimrilikten bir tane aldım “ diye anlatmıştı.
MAL VARLIĞINI EĞİTİME BAĞIŞLADI
Her ne kadar yaşamı zorluklar içerisinde geçse de yıllarca Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın ve bir çok vakfın etkinliklerinde ücret almaksızın sahne alan Dursunoğlu, vefatının ardından da tüm mal varlığını Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’na bağışlayacak kadar büyük bir isim.
Çok sevilen usta sanatçı Nevra Serezli parayla olan ilişkisiyle basının gündeminde yer almamış bir isim. Biz tiyatro sanatçısıydık, hiçbir zaman çok kazanmadık diyen Serezli, harcamalarında aşırıya kaçmamayı, ihtiyaç olanı almayı babasından öğrendiğini katıldığı bir televizyon programında şu sözlerle anlatıyor.
KİMSE BENİM ÜSTÜME BAŞIMA BAKMASIN RUHUMA BAKSIN
“Kolejde partiler olurdu. Babama gidip, bir ayakkabı almak istiyorum. Bugün çok önemli bir parti var. Herkes orada olacak dedim. Babam bana “parti için ayakkabı alacak paramız yok “ dedi. “Normal eski giydiğin pabucunu giyebilirsin. Zaten seni o partide ayakkabın için beğenecek bir çocuk varsa, o çocuk seninle hiç ilgilenmesin, daha iyi“ dedi. Ben kalakaldım. Ama şimdi daha iyi anlıyorum. O yaşta gençlikte biraz beni acıtmıştı açıkçası babamın tavrı. Üç gün sonra okuldan ders için bir İngilizce kitap istediler. Aynı ayakkabı parasındaydı istenilen kitap. Babam onun için çıkarıp, para verdi. “Kitap için veririm“ dedi. Bu bana çok güzel bir ders oldu. Materyallerin insanın kişiliği üzerinde bir etkisinin olmadığını kişinin kendisini geliştirmesi gerektiğini ve neyin ihtiyaç ve gerekli olduğunu kavradım. Kimse benim üstüme başıma bakmasın. Ruhuma baksın.“
Gül Sunal da 22 yıl önce yaşamını yitiren eşi Kemal Sunal'la ilgili "Kemal Sunal cimridir", "Kemal'in cebinde akrep var" tarzı iddialara açıklık getirdi. 'Cimrilik' tanımının kişiden kişiye değişebileceğini belirten Sunal, kendi YouTube kanalı üzerinden çektiği videoda; "Kemal'in yaptıklarını anlatayım. Siz karar verin cimri mi değil mi?" dedi.
CİMRİLİK TANIMI KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİR
Gül Sunal, usta oyuncunun bir yönetmenle arasında geçen 'cimrilik' olayını da şu sözlerle anlattı: "Kemal'in arkadaşlarıyla gittiği bir mekan vardı. İş adamları, oyuncular, bankacılar oraya gidiyordu. Kemal ve arkadaşları da piyasa dedikodusu için buluşuyordu. Çok ünlü bir yönetmen eskilerden, o yüzden adını vermeyeceğim. Girmiş bir gün kapıdan içeri ve 'Bu Kemal de insana hiçbir şey ısmarlamaz' demiş. Kemal de hiçbir şey söylemeden masaya oturup garsonu çağırmış. Garsona; 'Beyefendi ne içiyorsa aynısından götürün. Ancak elindeki bitmeden yenisini götürün' demiş."
Gece sonu ünlü yönetmenin gelen her bardağı içip ayakta duramayacak hale geldiğini belirten Gül Sunal, bunun üzerine yönetmenin yanına giden Kemal Sunal'ın, "Bir daha bana cimri diyecek misin" sorusuna; "Katiyen" cevabını aldığını söyledi.
Para kolay kazanılmıyor diyen Ali Poyrazoğlu da cimri olduğunu söyleyen isimlerden. Poyrazoğlu, parasının kıymetini bildiğini "Biz çok zor para kazanılan bir mesleği yapıyoruz. Hollywood yıldızları, Fransız ve İtalyan yıldızları gibi para kazanmıyoruz. Parayı harcamak yürek istiyor, görgü istiyor, bilgi istiyor. Paranı harcadığın zaman helal edeceksin. Ben onun için paramı çok dikkatli harcarım" sözleriyle açıklıyor.
Nilüferin cimriliği ise tartışma konusu. Bazılarına göre 'cimriler kraliçesi' olan Nilüfer bunu kabul etmiyor. Cimri olmadığını söyleyen sevilen sanatçı "Gereksiz harcamalardan hoşlanmam. Lüksten ve gösterişten nefret ederim" diyerek gereksiz harcamalardan her zaman kaçındığını özellikle belirtiyor.
Son yıllarda kendisinin de beyan ettiği gibi iyi para kazanan Akalın'ın eli sıkı. Kazandığını gayri menkule yatıran Akalın para konusunda "Benim malım çok kıymetli. Eski şeylerimi bile kimseye veremiyorum. Paranın nasıl kazanıldığını biliyorum" demişti.
İstanbul ve Bodrum'da 100'e yakın dairesi, Polat Towers'da spor kompleksi olan Emrah, Kendisiyle ilgili yapılan 'cimri' yakıştırmasına "Çok küçük yaşlarda zorluktan geldim. Para çok zor kazanılmış bir şey" diye cevap veriyor.
Gösterilerinde sık sık para ile ilgili espriler yapan ünlü sanatçı Cem Yılmaz, 15 lira ücreti olan valeye 20 lira verip, 5 lira para üstünü geri almayı bekleyenlerdenmiş... Valenin yalancısıyız!