Günübirlik Edirne: Nereler gezilir, ne yenir?

Edirne’de bir gün içinde hem çok sayıda tarihi mekanı hem de muhteşem doğal güzellikleri bir arada görme fırsatınız vardır. Edirne’nin ciğer tavası meşhurdur. Hatta İstanbul’dan Edirne’ye sadece ciğer tava yemek için gelenlere bile rastlamak mümkündür. İşte Edirne'deki tarihi ve kültürel yerler...

Mimar Sinan'ın başyapıtı olan Selimiye Camii, Edirne'nin en önemli ve görkemli yapılarından biridir. Cami, 1575 yılında tamamlandı. İslam dünyasının en büyük en muhteşem camilerinden biridir. Camiye hayranlık uyandıran minareleri, kubbesi ve iç mekanındaki çini ve süslemelerle birlikte kesinlikle ziyaret edilmesi gereken mekanlardan biridir.

Selimiye Camii'nden önce yapılan Üç Şerefeli Camii, şehrin en eski ve önemli camilerindendir. 1447 yılında II. Murad tarafından yaptırılan cami, dört minaresi ve üç şerefesiyle  eşsiz mimariye sahiptir.

Edirne'nin en eski camisi olan Eski Camii, 1414 yılında inşa edilmiştir. Cami, sade ve zarif mimarisiyle dikkat çekiyor. İçindeki hat sanatı eserleriyle birlikte Osmanlı dönemine ait pek çok süsleme eseri yer alır.

Edirne ve çevresinde yapılan kazı çalışmalarında ortaya çıkan tarihi eserlerin sergilendiği bir müzedir. Müze, Trak ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin yanı sıra, şehrin tarihi ve kültürel geçmişi hakkında bilgi edinebileceğiniz önemli bir noktadır.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılan ve bugün harabe durumda olan Edirne Sarayı, şehrin tarihi ve kültürel önemini anlamak için ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Sarayın kalıntıları arasında dolaşarak Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamlı günlerine bir yolculuk yapabilirsiniz.

Mimar Sinan tarafından yapılan ve Meriç Nehri üzerinde bulunan bu köprü, 16. yüzyılın önemli mimari yapılarından biridir. Köprüyü ziyaret ederek, hem Mimar Sinan'ın başarılı mühendislik çalışmalarını görebilir hem de nehrin güzel manzarasını seyredebilirsiniz.

II.Beyazıt döneminde inşa edilen bu külliye, cami, medrese, imaret, darüşşifa ve hamam gibi yapıları bünyesinde barındıran geniş bir komplekstir. Külliyenin içinde bulunan sağlık müzesi de, tıp tarihi ve Osmanlı dönemi sağlık hizmetlerine dair bilgi edinmek için ziyaret edilmelidir.

Osmanlı döneminde yapılan ve günümüzde restore edilmiş haliyle turistlerin uğrak noktalarından biri olan Rüstem Paşa Kervansarayı, dönemin mimari özelliklerini görmek için ziyaret edilebilir. Ayrıca kervansarayın içerisinde yer alan hediyelik eşya dükkanlarından alışveriş yapabilirsiniz.

 Karaağaç Tren İstasyonu, hem mimari yapısıyla hem de Edirne'nin tarihi ve sosyal yaşantısına dair bilgiler sunmasıyla gezilmesi gereken noktalardan biridir. İstasyonun çevresindeki park ve yeşil alanlar ise, huzurlu bir mola vermek için idealdir.

Edirne'nin güzel nehirleri arasında yer alan Tunca Nehri, şehrin tarihi ve doğal güzelliklerini bir arada yaşamanızı sağlayacak bir mekandır. Nehir kıyısında yer alan tarihi evler ve köprüler, şehrin atmosferini ve tarihini derinden hissettirir.

Ciğerci Niyazi Usta: Edirne'nin meşhur ciğerini tadabileceğiniz bu mekanda, uzun yıllardır süregelen lezzetin sırrını keşfedebilirsiniz.

Edirne Ciğercisi Kemal Usta: Kemal Usta'nın ciğerci dükkanı, Edirne'nin en sevilen mekanlarından biridir. Burada, ciğerin eşsiz lezzetini deneyimleyebilir ve Edirne'nin geleneksel yemek kültürüne şahit olabilirsiniz.

Ciğerci Bahri Bey Usta: Ciğerci Bahri Usta, Edirne'nin tarihi ve meşhur ciğercilerinden biridir. Burada, ciğerin en iyi şekilde hazırlanmış haliyle karşılaşabilir ve Edirne'nin geleneksel lezzetlerini deneyebilirsiniz.

Ciğerci Hüseyin Usta: Edirne'nin ciğerci geleneğini sürdüren Hüseyin Usta'nın dükkanı, şehrin en popüler mekanlarından biridir. Bu mekanda, ciğerin enfes lezzetini deneyimleyerek, Edirne'nin ciğer kültürünü daha yakından tanıyabilirsiniz.

Edirne'nin meşhur ciğer tavasını evde yapmak için aşağıdaki tarife göz atabilirsiniz:

Malzemeler:

• 500 gram dana ciğeri
• 1 su bardağı un
• 1 çay kaşığı karabiber
• 1 çay kaşığı pul biber
• 1 çay kaşığı kimyon
• Tuz
• Sıvı yağ (kızartmak için)

Yapılışı:

Ciğerleri yıkayarak temizleyin ve fazla suyunu süzdürün. Ciğerleri ince şeritler halinde doğrayın.

Un, tuz, karabiber, pul biber ve kimyonu bir kaba koyun ve karıştırın.

Ciğer şeritlerini un karışımına bulayarak fazla ununu silkeleyin.

Geniş bir tavada sıvı yağı kızdırın. Unlanmış ciğerleri kızgın yağda her iki tarafını da kızartarak pişirin.

Kızaran ciğerleri, kağıt havlu serili bir tabağa alarak fazla yağını süzdürün.

Sıcak olarak servis yapın.