Bunlara dikkat! İşte hayatınızı zora sokan finansal alışkanlıklar
Daha huzurlu ve güzel bir hayat yaşamanın yolu hayatınızın her alanında kötü alışkanlıklardan kurtulmaktan geçiyor.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone OlSağlığınızı ya da ilişkilerinizi sıkıntıya sokan alışkanlıklarınız hakkında belki de aşağı yukarı bir fikriniz var. Peki ya harcamalarınız üzerinde yapmanız gereken değişimi hiç düşündünüz mü?
Bazen kendinize güçlü bir finansal plan çıkarsanız da, alışkanlıklarınız nedeyiyle parayı kullanma yönteminiz sizi huzurlu bir hayattan alıkoyabiliyor.
Para idaresini sıkıntıya sokan en genel alışkanlıkları ve bu alışkanlıklardan kurtulma yöntemlerini belirleyerek daha ferah bir hayata ulaşabilirsiniz.
Duygusal harcama
Hayatın iniş çıkışlarıyla baş etmek için alışverişe başvuranların sayısı yadsınamayacak kadar fazla. Oysa ki, duygusal alışveriş dürtüsü çoğu zaman durumları yoluna sokmadığı gibi, aksine daha da zarar veriyor. Ani mutluluk veren ve sonrasında pek de işinize yaramayıp cebinizi yaktığıyla kalan gereksiz harcamalar yerine, duygusal durumunuz iyi olduğu bir zamanda hazırladığınız ‘istek listesi’ne göz atarak, hem işinize yarayacak hem de uzun vadede sizi mutlu edecek harcamalara yönelebilirsiniz.
Bunun yanı sıra, listenizde olmayan bir ürünü almayı kafanıza koyduysanız, satın almadan önce 24 saat beklemeniz ve ertesi gün gerçekten isteyip istemediğinize karar vermeniz, sizi gereksiz harcamadan kurtaracak bir yöntem olacaktır.
Para durumunu kıyaslama
Pek çok kimsenin düştüğü en büyük hatalardan biri, sahip olunan evin büyüklüğüyle ya da kullanılan arabanın modeliyle başarıyı ilişkilendirmek. Oysa, sahip olunan varlıklar tamamıyla parayı nasıl harcamayı seçtiğimizle alakalı. Başkasında gördüğünüz yaşamı ‘ideal’ olarak konumlandırmak yerine kendi bütçeniz doğrultusunda öncelikle nelerin sizin için daha önemli olduğunu belirlemeli, ihtiyaçlarınızı karşıladıktan sonra hedef çizip, bu hedeflere yönelik girişimlerde bulunmalısınız.
Tüm geliri harcama
Elbette herkes faturaları ödemek ve yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamak zorunda ancak, geriye kalan paranın nasıl harcandığı tercihlere bağlı. Geleceğe yatırım yapmadan tüm geliri aynı ay içinde tüketmek kolayca bir norm haline dönüşebilir ve bu da ne yazık ki, ‘Kara Günler’e hazırlıksız yakalanmakla eş değer. Gelirinizin %10’nunu biriktirip acil durum planına sahip olmak, hayatınızı kolaylaştıran en büyük adımlardan biri olacaktır.
Karta yüklenme
Bilinçli kullanıldığında avantaj sağlayan kredi kartlarına altından kalkamayacağınız miktarlarla yüklenmek ve gelirinizin üzerinde yaşamaya çalışmak sizi bir borç döngüsüne sürükleyebilir. Öncelikle kartlarınızın limitlerini gelirinizle doğru orantılı ayarladığınızdan emin olun. Uzun vadeli bir borcun altında kalmamak içinse ödemelerde asgarinin üzerine çıkmaya özen gösterin.
Borç verme
İhtiyaç halinde uzanan bir yardım eline dönüşmek her ne kadar takdir edilesi görünse de, bir süre sonra hem bütçenize hem de ilişkilerinize zarar veren bir durum oluşturabilir. Borç vermeyi son çare olarak düşünüp, bunun yerine daha farklı yöntemler geliştirmelisiniz. Borç vermeyi düşündüğünüz kişiye harcamalarını azaltacak yardımlar teklif edebilir, ortak kullanabileceğiniz eşyaları paylaşabilir ve toplu para vermek yerine hediyelerle ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olabilirsiniz. Ne zaman geri alacağınızın belli olmadığı bir para üzerine kendinize bütçe planlaması yapmak sizi de zora sokacaktır. Eğer borç vermeyi düşünüyorsanız, aklınızda bunu geri gelmeyecek bir para olarak konumlandırmalısınız.
Ismarlama
Arkadaşlarla yenilen bir yemekte gelen adisyona önce davranarak jest yapmak bir süre sonra alışkanlığa dönüştüyse, bu küçük görünen harcamaların ay sonunda cebinize beklediğinizden daha büyük bir zararla yansıyabileceğinin farkında olmalısınız. Bu harcamaları sınırlandırmalı ve bütçenizi öngörebilmeniz için planlama yaparken bu aklınıza bile gelmeyen giderleri hesaba katmalısınız.
Görmezden gelme
Kredi kartlarınızı, banka hesaplarınızı ve giderlerinizi düzenli kontrol etmezseniz bir süre sonra kontrolü kaybedebilirsiniz. Durumunuzun ne kadar iyi ya da kötü olduğu hakkında hesapsız tahminler yürütmek, ani sorunlarla yüzleşmenize neden olabilir. Sıkıntıda olduğunu düşündüğünüz hesaplarınıza müdahalede bulunmamak, kötü bir şey duymamak için doktora gitmemek kadar tehlikeli. Erteleyerek kendinizi daha büyük bir sıkıntının altına sokmak yerine sorunu belirleyip en kısa zamanda çözüm yolu aramanız gerektiğini her zaman hatırlayın.