Pişmanlık sandığını boşaltmaya var mısınız?
Özlem Denizmen, Posta Gazetesi'ndeki yazısında pişmanlık konusunu ele aldı.
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone OlHepimizin pişmanlıkları var. Onları sırtımızda yük gibi taşıyor, ağırlaşıyoruz. Haydi gelin bunlardan kurtulalım. Derin bir ‘oh’ çekin, sandıkta biriktirdiğiniz pişmanlıkları atıverin.
Hayatta ki en büyük pişmanlıklar parayla ilgili değil. Pişmanlıklarla dolu bir beyin ve ruh ağırlaşıyor ve odaklanamıyor. Bereketiniz kısıtlanıyor, bu pişmanlıklar ve geçmişte yaşamak parayla sizin aranıza bir duvar gibi set çekiyor. Para kazanmamıza, refaha ermenize engel oluyor.
Pişmanlıklarınızı bir sandığa koyduğunuzu hayal edip, bu sandığı açık denize atın. Kendinizi affedin.
Hayatın tamamına bir öğreti, kendinize de bunun bir öğrencisi olarak bakın.
Pişman olduğunuz bir olaya ders olarak bakın. Bakış açınızı değiştirin ve o olay bugününüze neler kattı bir düşünün.
Belki bu yaşadığınız olumsuzluk size 3 yıl sonra mükemmel bir kapı açacak.
Hata yapmaktan değil, aynı hatayı iki kez yapmaktan korkun.
Daha önce hata yaptım diyerek harekete geçmemek için bahaneler üretmeyin.
Affedin ama bu hayat dersini unutmayın ki işe yarasın.
Haklı değil mutlu olmaya çalışın.
✔ Okumamak.
✔ Kendi istediği gibi değil, başkalarına göre yaşamak.
✔ Geçmişe hayıflanıp, geleceğe endişelenip anları yaşayamamak.
✔ Kendine ve sevdiklerine zaman ayırmamak.
✔ Hayallerinden vazgeçmek.
✔ Duygularını açıkça paylaşmamak.
✔ Aşırı yoğun çalışmak.
✔ Dostlarla bağı korumamak.
Acıyı, pişmanlığı geçiştirmeye çalışmak yerine kabullenin, onunla yüzleşin, onu hissedin. Acınıza bir renk verin. Mesela kırmızı. Gözünüzü kapatın, bir çiçeği koklar gibi derin bir nefes alın, nefesinizi tutun, acıyı sindirin, kırmızıyı dışarı atar gibi acınızı, pişmanlığınızı nefes vererek dışarı atın. Sakinleşince, kendinize bu hatayı bir daha yapmamak için nasıl bir ders çıkarmanız gerektiğini sorun. Yaşam koçu Hakan Mengüç’ten öğrendim.
Günde 10 dakika telefondan, bilgisayardan, televizyondan uzak, sessiz, sakin baş başa kalmak şart. Telefonumuzu nasıl şarj ediyorsak, kendimizi de şarj etmeliyiz.