Konutta 'fiyatlar düşünce alırız' diyen hata yapar
Gayrimenkul sektörü zor günler yaşıyor. İstanbul başta olmak üzere tüm şehirlerde kiralar ve satılık dairelerin fiyatları artmaya devam ediyor. Aidatlar ise başlı başına bir sorun. Gayrimenkul Uzmanı Nilüfer Kas, Paradurumu.com editörü Fatma Seçkin’in sorularını yanıtladı…
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone Ol- Gayrimenkul denildiğinde art arda sıralanan sorunlar geliyor aklımıza. Ama öncelikle kiracıların yaşadığı yüksek kira sorunu. Ve kiralık konut bulunamaması. Kiraların böylesine artmasına neler neden oldu diyebiliriz?
Son birkaç yılda artan kira fiyatlarının arkasında farklı etmenler var. Konut arzının yeteri kadar olmaması, konutların satış fiyatlarının yükselmesi, inşaat maliyetlerinin artış göstermesi, gayrimenkulün diğer yatırım araçlarına göre enflasyon karşısında yatırımcısına çok kazandırması nedeniyle alıcı talebinin yüksek seyretmesi bu etmenlerin başında geliyor.
Son zamanlarda yabancı ilgisi de kira fiyatlarının yukarı yönlü çıkışına yol açtı. Ocak ayından itibaren Rusya-Ukrayna savaşından kaçanlar İstanbul ve Antalya’da çok fazla kiralama yaptılar. Kısa dönemli ve yüksek bedelli kiralamalarda ayrıca yıllık peşin ödeme yapan yabancılar, ev sahiplerinin yüksek kira bedellerini benimsemesine ve yabancı kiracıya daha sıcak bakmasına yol açtı.
- Kiraların ve satılık dairelerin fiyatlarının artması sizce önlenebilir miydi?
Önlenebilirdi. Biz bugünün sorununun cevabını bugünden arıyoruz ancak bu sorunun geçmişi var. Biz konut sorununun ayak seslerini 2019’da arzın çok ciddi azalmaya başladığında söyledik. 2019 yılından itibaren Türkiye’deki arz sayısı çok azaldı. 2017 yılında 1,5 milyon adet konut üretilirken 2019 yılında bu rakam 600 bine indi. 2018’de 300 bine indi. 2020 yılına gelindiğinde 500 bin civarındaydı. Düşünsenize iştahlı canlı bir talep var. Ama diğer taraftan da üretilen konut neredeyse mevcut talebin yarısının altında.
2020 YILINDAKİ KONUT KAMPANYASI KONUTUN KIRILMA NOKTASIDIR
Stokları tükettik. Stokları tüketmemizin nedeni de biliyorsunuz konut kredilerinde 2020’nin haziranında bir kampanya oldu. Cumhuriyet tarihinin en düşük faizli kampanyası. Aslında o kampanya konutun kırılma noktasıdır. Çünkü iki ayda 500 bin konut satıldı. Stoklar tükendi. Ancak yerine yenisi konulmadı.
- Kiralık konut sorunu çok daha büyüyecek endişesi mi taşımalıyız?
Türkiye’de konut sahipliği oranı maalesef düşüyor. Son birkaç yılda bir önceki beş yıla göre yüzde 3 oranında düşmüş durumda. 59 binlerden 57 binlere indi. Kiracıların oranı ise her geçen gün artıyor. Konut alamayanlar mecburen kiraya yöneliyor. Doğal olarak kiralardaki artışta hız kesmeden devam ediyor. Şu anda kış ayındayız normalde yaz aylarına giriş yaptığımızda temmuz ağustosta bu hareketi görürüz ama kış olmasına rağmen çeşitli özel sebeplerden dolayı kirasını ödeyemediğinden dolayı yer değiştiren çok fazla kiracı var. Kira fiyatları da maalesef frenlenemiyor.
Kiralarda kalite ve fiyat dengesi de bozulmuş durumda. Konutlara olan yoğun ilginin farkında olan mülk sahipleri fiyatları kendince çok yüksek belirliyor. Gerçekten zor durumdayız.