Yatırım yapmadan önce bilmeniz gerekenler
Yatırım mı yapmak istiyorsunuz? Yatırım nedir araştırdınız mı? Risk kelimesinin ne anlama geldiğine baktınız mı? Yoksa sadece elinizdeki parayı mı artırmak istiyorsunuz? Yatırım yapmadan önce cevaplamanız gereken 6 soru...
Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Paradurumu'na abone olun
Paradurumu'na Google News'te abone olun
Abone Ol'Paramı nereye yatırayım' diye sormadan önce kendinize şu soruyu sormanız lazım: Paramı değerlendirebilecek yetenek veya bilgiye sahip miyim?
Araba sahibi olmadan önce ehliyet alınır, öğretmen olmak içinse kitap okumanız ve belirli bir formasyon edinebilmeniz için üniversite mezunu olmanız gerekir. Bunları yapmadan öğretmen olamayacağınız gibi, finansı anlamadan da paranızı bir eve, hisseye, borsaya, kura veya emtia’ya koymamalısınız.
Yatırım yapma kararı almadan önce yapabileceğiniz ilk şey, konuyla ilgili birkaç kitap, bilirkişilerin kaleme aldığı birkaç yazıyı okumak. Bir yatırım aracını günlük alıp satmak (trade) için farklı, hisse almak için farklı ve döviz alım satımı yapmak için farklı kaynaklardan yararlanabilirsiniz. Bu yayınları okumanın en büyük avantajı, başkalarının hayat tecrübelerinden, hatalarından ve başarılarından yararlanmaktır.
Bir blog yazısına 8 dakika ayırmak ya da konuya dair kitapları okumak, yanlış bir karar almanızın önüne geçebilir. Belki de okuduğunuz yazıda borsanın periyodik yükselme ve inme aylarını öğrendikten sonra, düşüş periyodunda hisse alım yapmak yerine 2 ay bekleyip daha ucuza alma kararı verebilirsiniz. Böylece hem kaybın önüne geçilmiş olur hem de daha düşük fiyattan alım yapmış olursunuz. 30-40 liraya aldığınız kitap size binlerce TL kâr ettirebilir.
Bu yazıda, sizlere bu kararı almadan önce kendinize sormanız gereken soruları sunacağım. Eğer bu soruların cevaplarını alt alta yazabiliyorsanız, yatırım yapmaya hazır olabilirsiniz.
'Savaş Sanatı' kitabını yazan Çinli filozof Sun Tzu şöyle söyler, "Düşmanınızı yenmek için kendinizi tanımanız lazım." Kendinizi anlamazsanız piyasaları nasıl yeneceğinizi asla anlayamazsınız. Ne tür yatırımcı olmak istersiniz? Günlük alım satım mı yapacaksınız, yoksa 1-2 haftalık alım satımlar mı yapmak istersiniz? Yoksa emeklilik için yatırım mı yapıyorsunuz? Bunun gibi soruları sormazsanız ne tür yatırımcı olduğunuzu bilemezsiniz.
Şöyle düşünün. Öğretmen olacağım diye yola çıkmazsınız, bir alan seçer ve ona yönelirsiniz. Yatırım yapmak konusunda da aynısı geçerli, piyasaları tanımaya başlamadan önce ilk olarak kendinizi tanımalısınız.
Nasıl bir yatırımcı olduğunuzu belirlemenin ardından yapmanız gereken ikinci şey, ne kadarlık bir yatırımcı olduğunuzu belirlemek. Ne kadar yatırım yapacaksınız? Bankadaki birikiminizin ne kadarını bu konuya ayırmak istiyorsunuz? En iyi yatırımlar, farklı getiri sağlayan ve birbirlerine bağlı olmayan portföylerin içinde bulunur. Bu sayede portföylerden biri kaybetse de bütün para yitirilmez.
Yüksek riskli portföyler çoğunluk hisse olarak kabul edilir, orta risk yarısı hisse yarısı sabit getiri ve düşük risk de çoğunluk sabit getiri olarak sayılır. Şöyle düşünün, sınıfta tek öğrenci varsa sizin kariyeriniz sadece o öğrenciye bağlıdır. Öğrenci başarılı olursa sene sonunda maaşınıza prim alırsınız, ancak sınıfta kalırsa siz de seneye yeni iş aramaya başlarsınız. Bu sebepten sınıfınızda ne kadar çok öğrenci, portföyünüzde de ne kadar çeşitli yatırım varsa, riski o kadar azaltırsınız.
Hangi bilgi veya düşünce üzerine yatırım yapacaksınız? Yatırımcıların kullandığı bazı analiz sistemleri var: Temel analiz, teknik analiz, macro analiz, periyodik analiz, politik analiz. Bunların ne olduğunu bilmiyorsanız oyuna bir sıfır geriden başlıyorsunuz ve paranızı kaptırma ihtimaliniz artıyor. Öğrencilerinize tarih dersi anlatacaksınız, bu konuya hangi açıdan yaklaşacağınız önemlidir, kimin aktarımını temel alacağınız önemlidir. Nasıl ki, bir öğretmen tarih dersinde geçen hafta kahvaltıda ne yendiğini anlatırsa başarılı olamayacağı gibi, siz de yöntemleri bilmeden doğru yatırımlarda bulunamazsınız. İlk önce bu yöntemleri öğrenmeli, sonrasında ise size en uygun olduğunu düşündüğünüz yöntem üzerine ilerlemelisiniz.
Nasıl bir yatırımcı olduğunuza, yatırımlarınızın hangi yönde ve ne yöntemle gerçekleştirileceğine karar vermenizin ardından "Ne kadar kazanmak istiyorsunuz?" sorusuna gelebiliriz. Hepimiz bu soruya şaşmadan milyonlar deriz. İnsanların yüzde 95’i ilk önce bu soruyu sorar, kazançları hayal eder ve bu hayali kazançlar ile paralarını bir yere bağlar. Dikkat ederseniz bu soru sona doğru geldi. Sistematik düşünen finans uzmanları bu konuya diğer konular kadar önem verir; kazançlarınızı yüzdeler ve vadelerden konuşmanız ve "X senede yüzde Y kazanmak istiyorum" diyebilmeniz gerekiyor.
Yatırımlarına yönelik beklentilerini formüle ederek söyleyemeyenler ve gerçekçi hedefler koyamayanların zor duruma düşmesi kaçınılmaz. Yatırımlarını erken satıp para kaybedenler ya da istedikleri karı elde edemeyip aşırı risk almaya yönelenlerin en büyük problemlerinden bir tanesi bu.
Çalışıp, emek harcayıp biriktirdiğiniz parayı kaybetmeyi kimse istemez. Fakat yatırım yapmaya yöneldiğinizde bu ihtimalin varlığını kabul etmelisiniz. Kaybetmeye razı değilseniz hemen bireysel emeklilik fonu açın ve sabit gelir portföyü seçin, daha fazla risk almayın.
Devlet tahvillerinin getirisinin üstünde yatırım yapabileceğinize inanıyor, paranızı borsa, hisse senedi, emtia gibi daha riskli yerlere yatırmayı planlıyorsanız da bunların para kaybettirme ihtimallerinin olduğunu unutmayın.
Büyük çaplı yatırımcılar, yatırım yapmak ve 'kaybetmek' konusunda şöyle iki öneride bulunuyor:
- Yatırım için kullanacağınız parayı 2 sene unutmaya razı olun.
- Paranızı yatırdıktan sonra hepsini kaybetmiş gibi hayatınıza devam edin.
Yukarıdaki yazıyı okuduktan sonra sorulara yönelik cevaplarınızı alt alta yazabiliyorsanız, yatırım yapmaya hazır olabilirsiniz. Ancak cevaplayamadığınız sorular varsa, biraz daha beklemek, her işte olduğu gibi finansal yatırım konusunda da başarılı olmak için uzmanlık gerektiğini dikkate almak, sizi kayıplardan koruyabilir.