4 haftada dünyanızı değiştirin!

İhtiyaç olarak adlandırdığım sabah kahvesi, yürüyüşe çıktığımda aldığım bir şişe su, 15 dakika yürümeye üşendiğim için bindiğim taksi… Hiçbirinin yokluğu hayat kalitemde bir eksikliğe neden olmaz. Sadece farkında bile varmadan yarattığım rutin alışkanlıklarım…
Hepsini alt alta topladığımda çıkan tutar ise haftalık birikime başlamam için çok ideal görünüyordu. Ben de ilk adımı buradan attım.
Hala ufak tefek kaçamaklar yapıyorum ama bu birikimime engel oluşturmuyor.

En son ne zaman nakit kullandığınızı hatırlıyor musunuz? Benim taksi harcamalarım da dahil olmak üzere kredi kartı kullanmadığım tek bir harcamam bile yoktu. Yanımda bir lira bile nakit taşımaz, ama kartsız da sokağa adım atmazdım.
Kredi kartını banka kartı ile değiştirdim. Hesabımdaki nakit kadar kullanmaya başladım. Böylece bütçe yapmak da şart oldu. Bir taşla iki kuş vurmuş oldum :)

Alın teri ile kazandığım paradan birikim yapmayı öğrendim. Ama birikim durduğu yerde bana fayda sağlamıyor ki. Üstelik enflasyon diye bir gerçek var. Bu da birikimlerimi iyice eritiyor. Demek ki yatırım şart. Risk analizime baktığımda risk almaya açık bir insanım. Buna göre hisse senedi gibi yatırım araçları seçiyorum. Siz riski sevmiyorsanız bunu dert etmeyin. Her risk karakterine uygun yatırım aracı var. Siz yeter ki başlamaya karar verin.

En korkulu rüyamdı büyük resme bakmak. Nereye ne borcum var, neyim var neyim yok… Açtım önüme tüm hesaplarımı, kart dökümlerimi, birikim ve yatırımlarımı, büyük resimdeki durumumla yüzleştim. Kredi kartlarım, kredilerim… eksi tarafında. Mal varlıklarım, birikimlerim artı. İkisini alt alta koyduğumda ise işte büyük resim ortada! Baktınız eksidesiniz, canınızı sıkmayın. Hemen artıya geçme planlarınızı yapmaya başlayın. İkinci 4 haftalık planınızı da buna katma değer sağlayacak şekilde yapıverin.