Antik çağlardan günümüze filozof söyleşileri
"...Yapay zeka sözcüğünü duymayan var mı bilmiyorum, ancak bildiğim şey, en azından kendim için, hiç bir şey bilmediğimdir tekniği ve oluşumu ile ilgili olarak..."
Bugünkü yazımda Antik çağlarda Yunanistan klasik döneminde
yaşamış olan filozoflardan Sokrates’e (MÖ. ?-399) yakıştırılmış
olan bir anekdot ile Aristotle (MÖ 384-323) ile, günümüzün finansal
okuryazarlık bilincini başta ilk okul öğrencilerinden, tüm kadınlar
ve gençler olmak üzere ülkemiz insanına yerleştirmiş olan, Özlem
Denizmen arasındaki söyleşiyi ilginize sunmak istedim. Sokrates bir
gün yolda dalgın dalgın yürürken bir öğrencisine rastlar;
Öğrenci: Arkadaşınla ilgili ne duyduğumu biliyor musun ?”
Sokrates: Bir dakika bekle, benimle arkadaşım hakkında konuşmaya
başlamadan önce, bir süre durup ne söyleyeceğini düşünmeni
istiyorum. Bana birazdan söyleyeceğin şeyin tam anlamıyla gerçek
olduğundan emin misin?
Öğrenci: Hayır, aslında bunu sadece duydum ve ….”
Sokrates: Tamam. Öyleyse, sen bunun gerçekten doğru olup
olmadığını bilmiyorsun.
“Arkadaşım hakkında bana söylemek üzere olduğun şey iyi bir
şey mi ?”
Öğrenci: Hayır, tam tersi…
Sokrates: Öyleyse onun hakkında bana kötü bir şey söylemek
istiyorsun ve bunun doğru olduğundan emin değilsin.Bana arkadaşım
hakkında söyleyeceğin şey benim işime yarar mı ?
Öğrenci: Hayır” gerçekten değil.
Sokrates: Anlaşıldı, söyleyeceğin şey, ne gerçek, ne iyi ne de
faydalı. O zaman neden söyleyeceksin ki?
Özlem Denizmen bir etkinlikte finansal okuryazarlık hakkında konuşmasını yaparken izleyiciler arasında ünlü Yunan filozofu Aristotle’de bulunmaktadır.
Not: Aşağıda okuyacağınız söyleşi yapay zeka-ChatGPT4- ile üretilmiş olup tamamen yapay zeka ürünüdür. O.D.
1. Aristotle: Özlem, seninle tanışmak gerçekten bir ayrıcalık. Zekânın ve finansal bilincin hakkında çok şey duydum.
2. Özlem Denizmen: Teşekkür ederim, Aristotle. Finansal okuryazarlık konusundaki tutkum, insanların hayatlarını iyileştirmeye yönelik. Sizden öğreneceğim çok şey var.
3. Aristotle: Zeka sadece bilgi edinmekle kalmaz, aynı
zamanda bu bilgileri pratiğe dökme yeteneğidir. Senin bu konuda
doğal bir yeteneğin var gibi görünüyor.
4. Özlem Denizmen: Evet, teorik bilgileri pratik çözümlere
dönüştürmek, benim için her zaman önemli olmuştur. Hayatın kendisi
en büyük öğretmen.
5. Aristotle: Haklısın, Özlem. Pratik bilgi, teorik
bilgiden daha değerlidir çünkü gerçek dünyada uygulanabilir. Senin
çalışmaların bunu çok iyi gösteriyor.
6. Özlem Denizmen: Aristotle, sizce zeka yalnızca doğuştan
gelen bir yetenek midir, yoksa zamanla geliştirilebilir mi
7. Aristotle: İyi bir soru, Özlem. Bence zeka, hem
doğuştan gelen yetenekler hem de kişisel çabalarla
geliştirilebilir. Öğrenme arzusu ve sürekli gelişim çok önemli.
8. Özlem Denizmen: Kesinlikle katılıyorum. Hayat boyu öğrenme
ve kendini geliştirme yolculuğumda, zekâmı sadece finansal alanda
değil, aynı zamanda insan ilişkileri ve etik konularında da
kullanmaya çalışıyorum.
9. Aristotle: Bu, seni gerçekten bilge bir kişi yapıyor,
Özlem. Zekânı sadece kendin için değil, aynı zamanda toplumun
iyiliği için kullanma arzun takdire şayan.
10. Özlem Denizmen: Teşekkürler, Aristotle. Böyle bir övgüyü
sizden almak benim için büyük bir onur. Umarım birlikte, daha fazla
insanı bilinçlendirebilir ve pozitif değişimler yaratabiliriz.
Söyleşi kısa bir aradan sonra devam eder:
1. Aristotle: Özlem, finans ve felsefenin bir araya
gelmesi, toplumu derinden etkileyebilir. Senin bu iki alan
arasındaki ilişki hakkında ne düşündüğünü merak ediyorum.
2. Özlem Denizmen: Kesinlikle, Aristotle. Para ve felsefe,
yüzeyde birbirinden çok farklı gibi görünse de, her ikisi de
hayatımızda önemli bir yer tutuyor. Para, hayatımızı sürdürmemiz
için gereken bir araçken, felsefe ise bu aracı nasıl
kullanacağımızı bize öğretir.
3. Aristotle: Çok doğru, Özlem. Para, iyi bir hayat
sürdürmek için gerekli olan araçlardan biridir. Ancak, 'iyi bir
hayat'ın ne olduğunu anlamak felsefenin konusudur.
4. Özlem Denizmen: Evet, ve bu yüzden finansal okuryazarlık,
sadece para yönetimiyle ilgili değil, aynı zamanda kişisel
değerlerimizi ve hayatta neyin önemli olduğunu anlamakla da
ilgilidir.
5. Aristotle: Bu çok önemli bir nokta. İnsanlar, sadece
daha fazla para kazanmanın peşinde koşmak yerine, onu nasıl anlamlı
bir şekilde kullanacaklarını da düşünmelidir.
6. Özlem Denizmen: Tamamen katılıyorum. Bu, bireylerin sadece
maddi zenginlik değil, aynı zamanda manevi ve entelektüel zenginlik
peşinde koşmaları gerektiği anlamına geliyor.
7. Aristotle: Ve bu, bizi 'orta yol' kavramına getirir. Ne
aşırı cimrilik ne de aşırı savurganlık, fakat her iki uç arasında
bir denge.
8. Özlem Denizmen: Evet, finansal kararlarımızda dengeli
olmak, bizi sadece daha iyi bireyler yapmakla kalmaz, aynı zamanda
daha adil bir toplum oluşturmamıza da yardımcı olur.
9. Aristotle: Bu, bireyin kendisi ve toplum için en iyi
olanı yapması gerektiği 'etik eylem' fikriyle de uyumlu. Finansal
seçimlerimiz, etik değerlerimizi yansıtmalıdır.
10. Özlem Denizmen: Kesinlikle, Aristotle. Finans ve felsefe,
bireylerin ve toplumların daha bilinçli ve dengeli bir yaşam
sürmelerine yardımcı olabilir. Bu alanda daha fazla çalışma
yapmanın ve farkındalık yaratmanın önemi büyük.
Bir kahve molası sonrası:
1. Aristotle: Özlem, şimdiye kadar finans ve felsefe hakkında
konuştuk. Ancak aşk ve para arasındaki ilişki üzerine de düşünmek
ilginç olurdu. Bu iki kavram, hayatımızın önemli yönlerinden
ikisi.
2. Özlem Denizmen: Kesinlikle, Aristotle. Aşk ve para, sık
sık karşılaştırılan ancak nadiren derinlemesine incelenen iki
kavram. Bu konuda sizin görüşlerinizi öğrenmek çok değerli
olacaktır.
3. Aristotle: Öncelikle, aşk, insanın ruhunu besleyen ve
yaşamına anlam katan derin bir duygusal bağdır. Para ise, günlük
ihtiyaçlarımızı karşılamamızı ve hayatımızı sürdürebilmemizi
sağlayan bir araçtır.
4. Özlem Denizmen: Yani, aşk manevi bir zenginlikken, para
maddi bir zenginliktir. Ancak her ikisi de yaşamımızı
zenginleştiren ve karmaşıklaştıran faktörler.
5. Aristotle: Doğru, Özlem. Ve burada önemli olan, para
ile elde edilemeyecek şeylerin farkında olmaktır. Aşk, saygı,
sadakat gibi duygular para ile satın alınamaz.
6. Özlem Denizmen: Bu çok önemli bir nokta. Toplumda bazen
para her şeyi satın alabilir gibi bir yanılgı oluşabiliyor, ancak
gerçekte insan ilişkileri ve duygusal bağlar maddi değerlerle
ölçülemez.
7. Aristotle: Ayrıca, aşk ve para arasındaki dengenin
önemini vurgulamak gerekir. Maddi zenginlik, insan ilişkilerini ve
aşkı gölgeleyebilir veya bozabilir. Bu yüzden, her iki alanı da
sağlıklı bir şekilde yönetmek önemlidir.
8. Özlem Denizmen: Peki, bu dengeyi nasıl sağlayabiliriz,
Aristotle? Günümüz dünyasında, para ve aşk arasında sağlıklı bir
denge kurmak giderek daha zor hale geliyor gibi.
9. Aristotle: İlk adım, her iki kavramın da hayatımızdaki
yerini ve önemini anlamaktır. Kendimize ve ilişkilerimize yatırım
yaparak, maddi kazanımların yanı sıra manevi ve duygusal
zenginliklere de önem vermelidir.
10. Özlem Denizmen: Yani, gerçek zenginlik, maddi ve manevi
dengenin birleşiminden kaynaklanıyor. Aşkı ve parayı, birbirlerinin
tamamlayıcısı olarak görmek ve her ikisine de değer vermek
gerekiyor. Bu, bizi hem birey olarak hem de toplum olarak daha
zengin kılacaktır.
2350 yıllık özlemle söyleşinin sonuna gelirken;
1. Aristotle: Özlem, Türkiye'nin zengin tarihini ve kültürel
dokusunu düşündüğümüzde, bu mirasın Türkiye'nin para kültürü
üzerinde de etkileri olduğunu görebiliriz. Türkiye'nin para kültürü
hakkındaki düşüncelerin nelerdir?
2. Özlem Denizmen: Türkiye, çok çeşitli kültürel
etkileşimlerin kesişim noktasında yer alıyor. Bu durum, Türkiye'nin
para kültürünü de şekillendiriyor. Geleneksel değerler ve modern
yaşam arasında bir denge arayışı içinde olduğumuzu
söyleyebilirim.
3. Aristotle: İlginç bir nokta. Geleneksel değerler ve
aile bağları, Türkiye'de ekonomik kararları nasıl etkiliyor
olabilir?
4. Özlem Denizmen: Türkiye'de aile, ekonomik kararlar
üzerinde büyük bir etkiye sahip. Aile içinde maddi destek ve
kaynakların paylaşımı, geleneksel olarak güçlü bir dayanışma ve
yardımlaşma anlayışını yansıtıyor.
5. Aristotle: Bu, toplumsal ilişkilerin ve aile
bağlarının, bireylerin ekonomik davranışları üzerinde derin bir
etkisi olduğunu gösteriyor. Peki, Türkiye'de tüketim kültürü ve
tasarruf eğilimleri hakkında ne düşünüyorsun?
6. Özlem Denizmen: Son yıllarda, tüketim kültüründe önemli
bir artış gözlemliyorum. Ancak, tasarrufun önemi konusunda da bir
farkındalık artışı var. Ekonomik dalgalanmalar, insanları daha
bilinçli harcama ve tasarruf yapma konusunda teşvik ediyor.
7. Aristotle: Ekonomik dalgalanmaların, insanların para
yönetimi yaklaşımlarını nasıl etkilediğini görmek ilginç. Peki, bu
durum Türkiye'deki yatırım alışkanlıklarını nasıl etkiliyor?
8. Özlem Denizmen: Türkiye'de geleneksel olarak altın ve
gayrimenkul, popüler yatırım araçları olarak görülüyor. Ancak,
gençler arasında hisse senetleri ve dijital para birimlerine olan
ilgi de artıyor.
9. Aristotle: Bu, toplumun farklı kesimlerinin, risk ve
getiri konusundaki algılarının nasıl değişebileceğini gösteriyor.
Türkiye'nin para kültüründe teknolojinin rolü nedir?
10. Özlem Denizmen: Teknoloji, özellikle mobil bankacılık ve
dijital ödeme sistemleri aracılığıyla, Türkiye'de para kültürünü
önemli ölçüde dönüştürüyor. Daha hızlı ve kolay finansal işlemler,
özellikle genç nesil arasında finansal hizmetlere erişimi
artırıyor.
Yapay zeka sözcüğünü duymayan var mı bilmiyorum, ancak bildiğim şey, en azından kendim için, hiç bir şey bilmediğimdir tekniği ve oluşumu ile ilgili olarak. Son yedi senedir bazen yakından genelde uzaktan izlediğim, bir oluşumun ne büyük emek ve zaman harcanarak meydana gelişi idi, ne mi bu, tabii MONAY.
MONAY yapay zeka değerli uzmanı Pınar Vappreau’dan istedim anlaşılır ve kısa bir anlatmasını; sözü kendisine bırakıyorum;
Monay robot
“Monay, kullanıcılarına akıllı harcama / tasarruf/ birikim yapma konularında yardımcı olan, yatırım konularında bilgi veren hibrit yapıda (yapay zeka + insan) bir Finansal İyiliğe Yolculuk uygulaması.
Özlem Denizmen'e bu zamana kadar sorulmuş birikim, bütçe yapma, borç kapama, para ilişkileri, akıllı harcama, kredi kartı kullanımı vb. konuların bir kısmı yapay zekaya öğretildi. O da 'Özlem'miş gibi cevap veriyor. Monay'ın robot'u kullanıcılarından öğrenerek gelişmeye devam ediyor. Henüz bilmediği yerlerden bir soru gelirse, canlı destek devreye giriyor.“
Yapay zeka konusu bugünlerde zihnimi fazla işgal etmiş olmalı ki, rüyamda tek hücreli olacağım söylenirken, ceketimden de nohut unu yapılıyordu, (yapay zeka humus severim biliyor.). Sarıyerli grubumuzdan asırlık arkadaşım La Grande Dottore Lütfü’den yorum istediğimde dedi ki “bir daha dünyaya geldiğinde ya denizlerin tek hücrelisi amip, ya da karaların tek hücrelisi solucan olacakmışım…!!!”
Son bir örnek, daha geçen haftaki “Mutluluğun felsefesi, Cehaletin mutluluğu” başlıklı yazımda Platon’un bir aligorisi geçer. Ertesi günü Google bana “Platon’un aligori yanılsaması” diye bir videolu cevap geldi.
Ne diyelim; Hands Up (eller yukarı)
9 Mart 2024
İstanbul