Ne Düşünürsen Onu Yaşar, O Olursun!

Sorar mısın kendine dün neler düşünmüştün, bugün neler yaptın diye... Peki bugün ne düşünüyorsun ya da en sık düşündüğün düşüncelerin neler?

Hadi üşenmeyip bir süre buna devam et bakalım nereye varacaksın. Büyük olasılıkla neler düşünmüşsen onları yaşadığını gözlemleyeceksin! En sık düşündüğün düşünceler hayatını etkilemiş hatta şekillendirmiş de olabilir. Üstelik her gün aynı tür düşünceler kafanda dolaşıyorsa, hayatın bu düşünceleri yansıtmaya başlayacaktır.

Yansıyan hayatından memnunsan ne ala, devam et... Peki biraz değişse düşüncelerim ve hayatım dersen, bilesin ki bilinçaltı düşünce kalıplarını kısa sürede değiştirmek hiç de kolay olmayacaktır. Bilinçaltına hükmetmek çok zor hatta imkansız. Bir özelliğini değiştirmek istedin diyelim, altta yatan yerleşmiş bilgilerin değişmesi zaman alabilir.

İnsan genelde şunları düşünür; yarın yapacaklarını, beklentilerini, hayallerini, mevcut yaşamındaki durumunu, sorunlarını, sevinçlerini, endişe senaryolarını, sevdiklerini ve geleceğini. Derken bunları yapa yapa gün geçtikçe bu düşünce biçimi bir alışkanlığa ve yaşam biçimine dönüşür.

O zaman düşüncelerimiz bizim hayatımızı şekillendiriyorsa, bir de üstelik bilinçaltımız olumsuzluklarla dolmuşsa; güzelliklere, mutluluğa, iyimserliğe ve başarılara nasıl ulaşabiliriz? Çok zor hatta imkansız da olabilir!

Çözüm yine sende! Beyninin gücüne inandığını varsayıp, biraz düşünelim...

Öncelikle düşüncelerinin kapsamını sınırlı bir çerçevede tutma ki hayatın sınırlı kalmasın. Eğer sorunlarını, endişelerini ve hayatın ne kadar zor diye düşünüyorsan yarattığın ve yaratmaya devam edeceğin şey de aynen bu olacaktır. Hayatın hakkında devamlı şikayeti düşünen kafa yapın bunları dile getirmeye devam ederse maalesef şikayetlerle dolu hayatında hiçbir şey düzelmeyecektir.

Düşüncelerini genişlettiğinde ve yaşadığın kalıplardan sıyrılabildiğinde yaşamındaki farklılıklar güzel ve iyi yönde olabilecek. Beden ve ruh sağlığın daha da kuvvetlenecek.

Seni sınırlayan, engelleyen düşüncelerini değiştirmeye, bunların yerine sınırsız düşünceler, inançlar koymaya başlasak mı? Tabii şikayetleri azaltmayı, yok etmeyi, başarıyı ve mutluluğu yakalamayı istiyorsak.

Olumsuz düşüncelerden kurtulmak, daha iyi ve olumlu düşüncelere geçiş pek de kolay olmayacak. Süreç alacak ancak sonunda kazanan olabileceksin.

Ya olursa ya olmazsa senaryoları, endişeler, kaygılar, affetmeyip omuzunda taşıdığın yükler, vicdan yaptığın keşke duyguları, öfke-suçluluk duyguları ve kronik stres enerjimizi azaltır.

Neler düşündüğüne bir bakalım! Belki de yazıya dökelim onları, kendini ve düşüncelerini daha iyi tanımak için... Yaşam koşulların, mali durumun, ilişkilerin neymiş görelim.

Gerçekte ne istediğini, hayatının nasıl olmasını düşlediğini, hayallerini ve hedeflerini yazalım. Yazdıklarını ulaşılabilir şeyler olarak düşünmeye başla. En başta ne demiştik; bugün ne düşünürsen yarın o olursun.   

Düşüncelerini olumlu yönde değiştirme kararlılığı, hayaller, hedefler ve bu hedeflere ulaştıracak planlamalar… Bunlarla birlikte ancak güçlü bir irade seni ufuk çizgisinin ötesindeki güzelliklere taşıyabilir. Sınırsız düşüncelerinin sana getirdiği hayalleri görselleştir, yaşa ve bilinçaltına sabitle.

Görselleştirme için gözlerini kapat, sakinleş, olabildiğince canlı ayrıntılar yarat. Hayal ettiğin gerçekleşmiş olsaydı diye düşlemeye başla… İdeal sonuca gözlerinle baktığını hayal et. Yani gözün kapalı kendi hedefine odaklı kısa video çekiyorsun. Çektiğin bu hayal hedeflerine ulaşmak için bilinçaltını harekete geçirip, yaratıcı fikirler üretebilir. Bir de bakmışsın beynin ihtiyaç duyduğun insanları, kaynakları ve koşulları yaşamına çekmeye başlamış!

Yukarıda anlatmaya çalıştıklarıma ilaveten, bir taraftan düşüncelerini sınır tanımayan hale getirirken, diğer taraftan da öğrenmeye, bilgiye, sanata meraklı ol. Bol bol oku ve hayatı sorgulamaya başla. Sorgulayıcılık seni kendini tanımaya, başkalarını anlamaya, çevrenin ve küresel sistemin işleyişinde farkındalık yaratmaya başlayacak. Bunlarla birlikte umutlarını ve yaşama sevincini de arttıracak.     

“Sen düşünceden ibaretsin,

 Gül düşünür gülistan olursun

 Diken düşünür dikenlik olursun “

Mevlana

NOT: Birkaç çocuk sahibi, geçen haftaki yazımda yer alan "Aileler çocuklarının vicdanını geliştirmeye “başarı” konusuna verdikleri değerin çeyreği kadar önem vermeleri halinde toplumda yardımlaşma artacaktır." söylemine "peki ama nasıl" diye sordular.

Cevabını merak edenler aşağıdaki linkten ulaşabilirler.

Baltaş Grubu - Vicdan sahibi bir çocuk nasıl yetiştirilir? (baltasgrubu.com)

18.03.2021

Heybeliada

Fethi Denizmen