Sizden Gelen Hikayeler

Çayeli’nden Öteye!

Çocukluk ve gençlik dönemlerinde okuduğun kitapları ileri yaşlarda okuduğunda, kafanda nasıl bambaşka bakış açısı ile değerlendiriyorsan, gezip kaldığın gördüğün yerler için de aynı şeyi söylemek mümkün.

Çocukluk ve gençlik dönemlerinde okuduğun kitapları ileri yaşlarda okuduğunda, kafanda nasıl bambaşka bakış açısı ile değerlendiriyorsan, gezip kaldığın gördüğün yerler için de aynı şeyi söylemek mümkün.

Kızım Özlem “Para Durumu” 3 Kumbara Projesi (Türkiye’nin her ilinde 4. sınıf öğrencilerine Finansal Okuryazarlık Eğitimi) kapsamında Kurtuluş İlkokulu’ndaki semineri için Rize’ye gidecekti. Hazır gitmişken tüm geniş aileyi de toparlayıp yaylalarını da gezelim deyince kendimizi Rize’nin doğa harikası yaylaları, dereleri ve vadilerinde buluverdik. Tatlı bir heyecan da sarmıştı beni aile köklerimin geldiği yerleri de ziyaret edebilecektim.   

Hani bir deyim vardır “anlatılamaz, yaşanır “diye... İşte öylesine mükemmel, olağanüstü güzel bir seyahat oldu. Tabii bunda kızımın bitmez tükenmez enerjisi, eğlendiriciliği, hiç boş vakit bırakmayan programlaması da çok büyük rol oynadı.

Rize’den yola çıkıp Çayeli türkülerine başlamadan önce kısa bir Rize Kalesi gezisi turu yapıldı. Sonrasında da eş dost ve akraba köylerini turladık. Her yer çok güzeldi. Baharın tüm neşesi, canlılığı ve doğası cömert bir şekilde insanlara en güzel haliyle yansıdı.

Kaleden Rize’ye bakış 02.05.2014

ÇAYLIKLAR

Çayeli yolundan gidersin de çaylıkları, çay toplama ritüellerini görmek, izlemek istemez misin, istersin elbette. Üstelik Salarha Köyü ve civarındaki bahçeler geniş aile türevlerine ait olursa…

Çay toplarken genellikle kadınları gördüm. Ellerinde özel aparatlar ile torbalara kestikleri çay yapraklarını dolduruyorlardı. Bunları nasıl karşı taraflara sevk ediyorlar diye merak ettiğimde, yamaçlar arasında vadilere inmeden kurdukları varegela düzenini keşfettim. Karadenizlilerin ilginç zekasına hayran kalmamak elde değil. Yalnız bununla değil, gördüğüm hemen her şeyiyle.

Varegela düzenekleri ile çay sevkiyatı. Yüksek yerlerden toplanan çaylar, hareketli tel halata giydirilmiş sac kaba yüklenip, vira aşağı toplanma yerine gidiyor.

Fotoğraf: Fethi Denizmen

Salarha Köyü, Rize merkeze oldukça yakın mesafede. Salarha aslında oradaki köylerin genel adı. Önce Çaykent Köyü’nden geçtik ve Yiğitler Köyü’ne vardık.

Kukilikaya Köyü- Necmi Çalık ve eşi Suzan Hanım.

2 Mayıs 2014

Tüm köylerin her iki tarafında dağlar yükselmekte ve her tarafa çay ekilmiş, nereye baksan çay, çay, çay… Biraz zor olsa da çayların arasından yürüdük. Bu ilk kez yaşadığımız bir şeydi. Tam filizlenmemişler, biraz zamana ihtiyaçları vardı. Gezdiğimiz bazı yerlerde çayların dondan yanmış olduğunu da gördük. Aslında o yıl ülkemiz en kurak yağışsız zamanını yaşamakta, don olayları da ürünleri vura gelmekte. Su belki de ileriki yıllarda uluslar arasında da sorun olabilecek durumda. Umarım tüm ülkeler aklı selim bir şekilde fayda sağlayıcı önlemleri en kısa zamanda alırlar.

Salarha’da bir Çaylık.

Fotoğraf: Mehmet Undur

Yılın ilk çay hasadının mayıs ayında başlaması şansımızaydı. Her çaylıkta çay toplama faaliyetleri, güzel görüntüler… Tabii bizim için çay toplayanların halini tahmin etmek zor değil sanırım. İkinci sürgün haziran ortası, üçüncü ve son sürgünse ağustos ortası başlar ekim ortasına kadar devam eder. Yani mayıs ve ekim ortası faaliyet devam eder.

Salarha: Arasında gezmeye doyamayacağınız bir çaylık.

Fotoğraf: Mehmet Hundur

Çaylıklara uzaktan baktığınızda içinden geçilemez gibi geliyor. Ama yürümeye ilk sıradan başladığında hiç bitmesin istiyorsun. İçinde her sırayı dolanıp, yemyeşil çay bitkilerine dokunup, sevme duygusu beliriyor.

Toplanan çaylar. 

Fotoğraf: Mehmet Hundur

Ortada akan dere ve onu çevreleyen çaylıklar, ağaçlar, yüksek yüksek sıra dağlar, temiz hava, bol oksijen, doğanın sunduğu muhteşem manzaralar, yeşillikler ve yansıyan mutluluk ve huzur! İşte Yiğitler Köyü ve civarının bize sundukları.

Yiğitler Köyü, Salarha- Tepeden bir başka köye bakış…

Fotoğraf: Fethi Denizmen - 1 Mayıs 2014

Yiğitler Köyü’nün sevdalısı, esprili ve hoşgörülü güzel insanı. Tipik Karadenizli Yaşar Kabiloğlu ile Yiğitler Köyü’nün çevresinde gezinirken... 

Fotoğraf: Özlem Denizmen - 01.05.2021 

HAMİDİYE

‘’Çay elinden öteye gidelum yali yali’’ Doğu Karadeniz yöresinin en popüler türkülerinden biridir. Biz de Rize gezimizde çıktık yola Çayeli’nden istikamet Hamidiye Köyü diyerekten.

Babam, annem ve hemen hemen tüm akrabalar Rize Hamidiye Köyü ve çevredeki Kostanivat (Dernek) gibi diğer köylerde doğup büyümüşler. Yani benim için bir bakıma baba toprağı. İlkokulu bitirdiğimde yaz tatilimi geçirdiğim, belleğimde güzel anılar bırakan, rüzgarının sesini bile hala kulaklarımda hissettiğim, benim için çok özel bir köydü. Evet öyleydi ancak gittiğimde gördüğüm köy değildi. Özellikle sahil kısmı, bayağı büyük bir kasaba olmuş.

Hamidiye Köyü’nün neredeyse tamamı Gürcü kökenlidir. Osmanlı – Rus harbi sonrasında Batum’dan kaçanlar ve göç edip buralara yerleşmişler. 93 Harbi ya da 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı sırasında Acara halkının büyük bir bölümü Anadolu’nun çeşitli yerlerine göç etti. Harpten sonra imzalanan Berlin Anlaşmasıyla Rusya’ya ilhak edilmiş ve Batum Oblastı kurulmuştu.

Hamidiye Köyü, asırlık ev ve bahçeden bir görüntü.

Fotoğraf: Nursel Güven

Neyse ki sahilden yaklaşık 1 km. İçeride çocukluğumu anımsatacak, yakınlarımızın birkaç asırlık ahşap evleri bahçeleri aynen duruyordu. Hele çok güzel zamanlar paylaştığımız Mehmet Güven Durali’nin evi 150 yıllıktı.

Mehmet Güven & Ben 50’li yıllar…

Tarihi özelliği pek kalmamakla birlikte gelenlerin ilgisini çeker diyordu yarıcı olan sakinleri evin. Odalardan biri aynen muhafaza edilmiş, hiç dokunulmamıştı. O zamanın eşyalarını ve araç gereçlerini uzun uzun izledim. Bahçeye çıktığımda hafiften esen rüzgarda gözlerimi kapattığımda hemen her şeyi hatırlamaya başlamıştım. Mısır tarlarındaki başakların uğultusunu, meyve bahçelerini, büyük özel ocaklarda yapılan ekmekleri, yemekleri, oynadığımız oyunları... İmkan varsa ara sıra doğayla iç içe yaşamalı köylük yerlerde. Hatta telefonunu açmadan, tam bir dinlenme ve huzurla.

Hamidiye Köyü, Hüseyin Şimşek'in evinin bahçesinde…

02.05.2014 (Arka planda gördüğünüz kırmızı meyveli ağaca, Avustralya Dutu diyorlar. Bayıldım!Çok hafif mayhoş bir tadı var. Siyahlaşınca tüketiyorlarmış. Likapa sordum, bizim yaban mersini dediğimiz, dediler. Temmuzdan sonra çıkıyor, henüz mevsimi gelmedi.)

Kavşaklarda bol bol yayla isimleri.

Fotoğraf: Fethi Denizmen

3 KUMBARA

81 ilde 500 bin çocuğa Finansal Okuryazarlık Eğitimi! 

3 Kumbara, Milli Eğitim Bakanlığı’nın onay ve destek verdiği, Doğuş Grubu’nun sosyal sorumluluk alanındaki Finansal Okuryazarlık Eğitim Programı. Türkiye’nin 81 ilinden tüm 4’üncü sınıf öğrencilerine eğitim verildi. Programın hedefi 2017’ye kadar 500 bin çocuğa ulaşmaktı. Eğlenceli, düşündürücü ve interaktif olan eğitimin başında çocuklarla hayalleri konuşuldu.

Çocukların bir milyon dilek dileme hakkından tutun da görünmez olmak isteyene kadar sınırsız düşleri vardı. Meslekler de erkekler futbolcu, kızlar da doktor olma konusunda ısrarlıydı. Bütün çocuklar tablet ve akıllı telefon istiyordu. İstisnasız hepsi…

Çocuklar hedefleri için biriktirmenin önemini keşfettiler!

3 Kumbara yöntemini kullanarak harçlıklarını yönetmeyi öğrendiler.

Biriktir, Paylaş ve Harca Metodu'nu kullandılar.

Birincisi hedefleri için biriktireceği Birikim Kumbarası, ikincisi paylaşmak için biriktireceği Paylaşım Kumbarası ve üçüncüsü ise istek harcamaları için biriktireceği Harcama Kumbarası.

Böylece tek kumbara dönemi kapandı, 3 Kumbara dönemi başladı!

İlkokul öğrencileri ile 3 KUMBARA

Çayelinden Öteye türküsünü dinlerim ara ara, en beğendiğim ise Şevval Sam’ın söylediğidir.

Sözlerinden bir bölüm, söyleyelim, neşe dolalım.

Çay elinden öteye

Gidelum yali yali

Sirtındaki sepetun

Ben olayım hamali

Sepetunun ipleri

Keseyi omuzuni

Aç beyaz peştemali

Bir göreyum yuzuni

Alemun dilindesun

O kadar güzel misun? (Öyle diyiler)

Eydum funduk dalini

Gel teşire teşire (Geliyrum)

Aduni bilmeyirum

Adun olun Menşure (E hadi olsun)

Funduk toplamak için

Eydum funduk dalini

7 Nisan 2021

Heyheliada

Fethi Denizmen