Çaresizliğin Getirdiği Yaratıcılık
Yaratıcı bir kişiliğe sahip miyim diye hiç düşündüğünüz oldu mu? Peki yaratıcılığınızın ateşlenmesi için ne olması gerek? Trajik bir olay mı? Karanlık bir zaman dilimi mi? Yoksa çaresizlik içinde kalmak mı?
Yaratıcı bir kişiliğe sahip miyim diye hiç düşündüğünüz oldu mu?
Peki yaratıcılığınızın ateşlenmesi için ne olması gerek? Trajik bir
olay mı? Karanlık bir zaman dilimi mi? Yoksa çaresizlik içinde
kalmak mı?
Sanatçı kişiliklerin içindeki yaratıcı zenginlik, acaba ne zaman
iz bırakan esere, yazıya, resme veya mimariye dönüşür? Yoğun
duygusallık, kaybettiğiniz varlıklar, yaşadığınız olaylar günün
birinde beyninizde yaratıcı bir ışık yakabilir mi?
Széchenyi Chain Bridge | bridge, Budapest, Hungary | Britannica
Tuna Nehri’nin iki yakasındaki Buda ve Pest’te yaşayan halk, Almanya’dan Karadeniz’e Avrupa’yı bir uçtan bir uca kat eden nehri, karşıdan karşıya kışın donduğu zamanlarda geçebilirlermiş. Yazın ise dubalardan faydalanırlarmış. Kış aylarını düşleyelim; fırtınalı, sert, dondurucu havalarda insanlar karşı yakaya nasıl geçecek?
Geçememişler tabii ki, sorunlar hatta trajediler de yaşamışlar. Ta ki bir adam babasını bu nedenle kaybedip, köprü yapılması için girişimlere başlayıp, köprünün yapılmasını sağlayana dek.
Modern Macaristan’ın kurucusu olarak kabul edilen Istvan Szechenyi’nin (1791- 1860) Macar tarihinde fikirleri, eserleri ve ülkenin gelişmesi ve ilerlemesinde önemli ve özel bir yeri vardır. Hayatı ve eserleri hakkında ilgi duyanlar (dergipark.org.tr) linkden detaylı olarak bilgi sahibi olabilirler.
Ayrıca oğlu Grof Edmund Szechenyi’nin (Ödön Paşa), İstanbul İtfaiyesi’nin modernleşmesinde katkısı olmuştur.
Tarihçe - İstanbul İtfaiyesi (ibb.gov.tr)
Chain Bridge (Zincirli Köprü) Budapeşte – 31 Aralık 2017
Fotoğraf: FD
1820’de 29 yaşında iken, Istvan Szechenyi bir kış günü Viyana’da bulunduğu bir zamanda babasının ölüm haberini almıştı. O günlerde sert kış koşullarında hava da rüzgârlı olduğu için portatif duba köprü kaldırılmıştı. Baba Szechenyi’yi karşıya geçebilmek için bir hafta beklemek zorunda kalınmıştı. İşte bu olaydan sonra Tuna’nın üstüne sabit bir köprü yaptırma fikrini aklına koymuştu. Bunun için tüm Avrupa’yı gezdi. Sonunda, 1836 yılında, Chain Bridge (Zincir Köprü) tasarlayan İngiliz mühendis William Clark ile anlaştı.
William Pest’te senede sadece birkaç hafta geçirebildiği için 1839’da inşaatı yönetmesi için Adam Clark (1811 İskoçya- 1866 Budapeşte) adlı bir mimarı görevlendirdi.
İnşaat 1842’de başladı. Köprünün havadan görünümü inşaatın son aşaması 1848-49 devrimi ve Kurtuluş Savaşı sırasında gerçekleşti.
Kont István Széchenyi’nin en büyük amaçlarından birisi de Tuna Nehri’nin iki yakasını birbirine bağlamaktı. Bu şekilde Macaristan ekonomisine katkıda bulunmak ve zaman zaman Buda ve Peşte arasında aksayan ulaşımı nihai bir şekilde çözüme kavuşturmaktı.
Count István
Széchenyi
William Tierney Clark
Adam
Clark
(1783-1852)
(1791-1860)
(1811-1866)
photos of szechenyi adam clark william clark -
Google Arama
Kente bu önemli eseri kazandıran Szechenyi, 1860 yılında gözaltındayken intihar etti. Bu hazin olaydan sonra oğlu Ödön İstanbul’a gidip, Osmanlı devletinden iş istedi ve İtfaiye teşkilatının başına geçti.
Köprü 375 metre uzunluğunda 16 metre genişliğindedir. İki tonozlu taş sütün 5.200 ton ağırlığındaki demir yapıyı tutmaktadır. Sütunlar arasındaki açıklık 202 metre olup, iki taş aslan heykeli de köprüyü korumaktadır.
Chain Bridge ve Tuna Nehri Panaromik Manzara
Fotoğraf: Gönül D.
Köprünün açılış gününe ait bir de hikayesi vardır;
Köprüyü inşa eden mühendis köprünün kusursuz olduğunu, herhangi bir hatanın bulunması halinde kendini köprüden Tuna Nehri’ne atacağını söylemiş.
Hayranlıkla köprüyü izleyen halkın arasından bir çocuk ağlaması duyulur. Neden ağladığı sorulduğunda çocuk aslanların dili olmadığını söylemiş. Bunun üzerine halk heykeltıraş Marscjalko Janos’un eseri olan aslanlara dikkat kesilince gerçekten aslanların dili olmadığı görülmüş.
Söz verilmiş bir kere çaresi çıkarı yok, meşhur mühendis kendini nehrin sularına bırakıvermiş.
Neyse ki köprü fazla yüksek değil, adam güzelce serinleyip çıkmış sudan.
Budapeşte çok güzel bir şehir. Geniş caddeleri, tarihi eserleri, yakın civarda gezilecek yerleri, Avrupa’nın ortasında oluşu, insanları, yeme içme keyifli restoranları kafeleri, hatta orijinal bir yılbaşı geçireceğiniz mekanları ile.
Mevsim uygunsa Balaton Gölüne gitmeyi, hatta bir iki gece konaklamanızı öneririm.
New York Cafe - Budapest
Turla gidiyorsanız zaten gezdirirler programları dahilinde, kendiniz organize ediyorsanız etraflıca araştırmanızı öneririm.
Bu arada Fisherman’s Bastiya (Balıkçılar Tabyası ) da gezilip görülecek bir yer. Budapeşte en güzel manzaralarını da buradan veriyor.
Fisherman’s Bastiya
Fotoğraf: FD
Fotoğrafta görüldüğü üzere koni biçiminde görünen kulelerin olduğu yere giderseniz, içeride yürüyerek panoramik bir manzara gezisi yapabilirsiniz.
Balıkçılar Tabyası’ndan Görünüm- Ocak 2017
Fotoğraf: FD
İlgi duyanlar için;
Balıkçı Tabyası (Fisherman's Bastion) | Gezi Rehberleri
BUDAPEŞTE Kent Rehberi (prontotour.com)
Sorgulayıcı düşünce ile olmayanı hayal eder, girişimcilik duygusu kazanır ve risk alırsınız. Tüm bunlar hem kendinize hem insanlığa faydalı hizmetler ve kolaylıklar sağlar. Çaresizliklere çareler arayarak, araştırarak ve yeni şeyler yaratarak yaşayacağınız güzel bir dünya dileğiyle... Hayallerle, umutla ve cesaretle!
18 Mayıs 2021
Heybeliada