Pfizer, Covid aşılarındaki düşüş sonrası kanser ilaçlarına odaklanıyor
Pfizer, dünyanın önde gelen ilaç şirketlerinden biri olarak, Covid aşılarındaki belirgin düşüşten sonra, gelirlerini artırmak amacıyla stratejisini kanser ilaçlarına yönlendirdi ve bu alandaki yatırımlarını hızlandırdı.
Pfizer, Covid aşı satışlarındaki hızlı düşüşün ardından
toparlanmak amacıyla kanser ilaçlarına odaklanma kararı aldı. Geçen
hafta gerçekleşen dört saatlik bir yatırımcı etkinliğinde şirket,
onkoloji alanına derinlemesine giriş yapacağını duyurdu ve "kanseri
alt etme" çabalarını vurgulayan 60 saniyelik bir Super Bowl reklamı
yayınladı.
Covid ürünlerine olan talebin düşüşü ve geçen yılın hayal
kırıklığı yaratan performansının yanı sıra, Pfizer, yeni bir RSV
aşısı, klinik deneylerde başarısız olan zayıflama hapı ve hayal
kırıklığı yaratan bir 2024 tahmini ile Wall Street'i memnun
etmemişti. Şirket, maliyetleri azaltmak amacıyla yüzlerce çalışanın
işine son vererek ve araştırma-geliştirme harcamalarını kısarak 4
milyar dolarlık bir maliyet azaltma programı başlattı.
60 farklı deneme programı
Yatırımcı etkinliği sırasında Pfizer, önceliklerini tamamen entegre olduğu kanser ilacı üreticisi Seagen ile belirledi. 43 milyar dolarlık Seagen satın alımı, Pfizer'in onkoloji ilaç portföyünü ikiye katlayarak 60 farklı deneme programına olanak tanıdı.
Pfizer, Seagen işbirliğiyle ilaç hattının 2030'a kadar genişleyeceğini öngörüyor, ancak hangi ilaçların bu potansiyeli sunacağını henüz açıklamadı. Bazı analistler, önemli klinik verilerin elde edilmesi ve riskin azalması sürecinin birkaç yıl sürebileceğini belirtiyor.
Şirketin mevcut onkoloji portföyü, rekabet baskılarıyla karşı karşıya olsa da, Guggenheim analistleri, şirketin onkoloji işinde başarılı bir strateji belirleme konusunda cesaretlendiklerini ifade etti. Pfizer'in yatırımcı etkinliği, kanser araştırmalarına adanmış yeni bir iş bölümünü resmen tanıtmak ve uzun vadeli bir strateji belirlemek için kullanıldı.
Pfizer'in onkoloji birimi, Pfizer ve Seagen'in keşfettiği veya anlaşmalar yoluyla elde ettiği deneme aşamasındaki ilaçların yanı sıra her iki şirketin de uzun süredir sattığı tedavilerden oluşan geniş bir portföyü yönetiyor. Birimin başında, uzun süreli Pfizer yöneticisi ve son olarak şirketin kanser araştırma ve geliştirme başkanı olan Chris Boshoff bulunuyor.
Boshoff, yeni birleşmiş organizasyon olarak şirketin artık hastalar için daha fazla etki sağlamak üzere güçlendirildiğini belirterek, Pfizer'in geniş üretim tesisleri ve küresel ticari varlığı ile Seagen'in uzmanlığının birleşiminin güçlü bir kombinasyon olduğunu vurguladı.
Uzun vadede gelir potansiyeli
Pfizer, biyolojik ilaçlara geçiş yaparak onkoloji bölümünün ana gelir kaynağı olmayı ve bu tür tedavilerin oranını 2030'a kadar yüzde 6'dan yüzde 65'e çıkarmayı planlıyor. Bu stratejik değişiklik, biyolojik ilaçların uzun vadeli gelir potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor.
Guggenheim analistleri, bu değişikliğin daha ucuz taklit ilaçlara karşı daha iyi koruma sağlayabileceğini belirterek, Pfizer'in onkoloji alanındaki büyümesini sürdürmek ve gelecekteki zorlukları aşmak için etkili bir yol belirlediğine inandıklarını ifade etti.