Dinç Ve Zinde Bir Yaşlılık İçin Atılacak Adımlar
Geriatrik tıp yaşlı sağlığı ve hastalıkları olarak tanımlanabilir. Bireylerin yaş almaya bağlı ortaya çıkan sorunlarını, dahili, fiziksel, zihinsel, psikolojik ve sosyal problemlerini bütüncül bir bakışla ele alır ve genel sağlık durumunun iyileştirilmesiyle ilgilenir.
Peki sadece yaşlıya özel olan bir branşa neden ihtiyaç duyulur?
Hangi belirtiler ya da sebeplerle geriatri doktoruna
gitmek gerekir? Liv Hospital İç Hastalıkları ve Geriatri
Uzmanı Doç. Dr. Birkan İlhan yanıtladı.
Geriatrik yaş tanımı kaçtır?
Geriatrik yaş 65 ve üzeri yaş olarak tanımlanır. Öte yandan
yaşlanma tanımının sadece kronolojik yaşa göre yapılması doğru
olmayıp bireyin biyolojik, psikolojik, sosyal durumu yaşlanma için
önem arz eder.
Sadece yaşlıya özel olan bir branşa neden ihtiyaç
duyuluyor?
Yaşlanma ile birlikte kronik hastalık sayısı ve dolayısıyla
kullanılan ilaç sayısı da artış gösteriyor. Örneğin kişide
hipertansiyon, kalp hastalığı, diyabet gibi dahili hastalıklara
demans, depresyon, denge ve yürüme problemleri de eklendiğinde
kişinin ayrı ayrı branşlara gitmesindense sorunlarının tek bir
branşta, yani geriatride tedavisi ve takibi yapılır. Ayrıca vücutta
olan değişiklikler yaşlıları bazı durumlara karşı daha yatkın hale
getirir. Genç ve orta yaşlı yetişkinlerde sık rastlanmayan,
rastlansa dahi günlük hayatı etkilemeyen bu durumlar yaşlının hayat
kalitesini ve genel sağlığını çok olumsuz yönde etkiler. Bunlar
düşmeler, idrar kaçırma, unutkanlık, iştahsızlık, beslenme
yetersizliği, uyku problemleri gibi “geriatrik
sendrom” dediğimiz yaşlılık hastalıklarıdır.
Geriatrist bu yaşlılık hastalıklarının ve yaşlının
karşılaşabileceği bütün olumsuz durumların bilincinde olduğundan
yaşlı hastayı bu sorunlarını da kapsayacak şekilde bütüncül bir
bakışla değerlendirir ve takip ve tedavisini üstlenir.
Hangi belirtiler ya da sebeplerle geriatri doktoruna
gitmek gerekir?
Yaşa özel gelişen bazı hastalıklara yani “geriatrik sendromlara”
sahip bireyler, çok sayıda kronik hastalığı ve fazla sayıda ilaç
kullanımı olan yaşlılar tek branş tarafından değerlendirme ve takip
için geriatriste başvurabilirler. Yine yaşamın son döneminde,
yatağa bağımlı hastalar da geriatrist tarafından takip
edilebilmektedir. Yaşamın sonuna hastayı ve bakım verenlerini
konfor içerisinde ulaştırmak çok önemlidir.
Geriatrik sendromlar nelerdir?
Malnütrisyon (yetersiz beslenme, kilo kaybı ve iştahsızlık), yutma
güçlüğü (disfaji), kas kuvvetinde ve kütlesinde azalma, bununla
birlikte yürümede yavaşlama (sarkopeni), denge bozuklukları,
düşmeler, kırıklar, polifarmasi (çok sayıda veya uygun olmayan ilaç
kullanımı), idrar kaçırma, kabızlık, uyku problemleri, unutkanlık,
depresyon, görme ve işitme sorunları.
Yaşlı bireylerde sık görülen kronik hastalıklar
nelerdir?
Hipertansiyon, diyabet, kalp damar hastalıkları, beyin damar
hastalıkları, Alzheimer hastalığı ve diğer demans türleri,
Parkinson, kanserler, osteoporoz ve infeksiyonlar (idrar yolu
infeksiyonu, zatürre gibi) yaşlı bireylerde sık rastlanan
hastalıklardır. Bu ve benzeri hastalıklara sahip bireyler takip ve
tedavi için geriatriste başvurabilirler.
Hiçbir hastalığı yoksa da başvurmalı mı?
Evet, sağlıklı yaşlılar da “sağlıklı yaş alabilmek için”
geriatriste başvurabilirler. Dinç ve zinde bir yaşlılık dönemi için
hastalıkların erkenden tespiti ve tedavisi önemlidir. Kemik erimesi
taramaları, halk arasında çok bilinmese de kas erimesi taramaları,
zihin testleri, denge testleri, kanser taramaları (meme, kolon
gibi), göz ve işitme muayeneleri yaparak sorunları erkenden tespit
edip ilerlemeden tedavileri yapılabilmektedir. Yine yaşa ve
yaşlılığa özel sağlıklı beslenme önerileri ile hastanın kalp damar
sağlığını korumanın yanında kasları kuvvetlendirmek, barsak
sisteminin düzgün çalışmasını sağlamak, kemik sağlığını korumak
gibi önemli müdahaleler mevcuttur. Geriatrist ile birlikte çalışan
geriatri hemşireleri, fizyoterapistler, psikolog ve diyetisyenler
de bu ekibin önemli parçalarıdır.
Yaşlılarda gözden kaçan, fark edilmeyip atlanan
hastalıklar var mı?
Yaşlı bireylerde yeni ortaya çıkan her belirti dikkate alınmalı,
yaşlanmanın doğal sonucu olarak görülmemelidir. Yeni ortaya çıkan
belirtiler aslında çoğunlukla yaşlanma belirtisi olmayıp aksine
hastalık belirtisi veya kullanılmakta olan ilaçların yan etkileri
olabilir. Örneğin yaşlılarda enfeksiyonlar çoğunlukla gençlerdeki
gibi belirti vermemektedir. Yeni başlayan zihin karışıklığı yaşayan
bir yaşlıda aslında beyinde sorun olduğu sanılırken bunun nedeni
idrar yolu enfeksiyonu veya zatürre olabilir. Enfeksiyon tedavi
edildiğinde zihin karışıklığı tamamen düzelip hasta eski zihin
sağlığına tekrar kavuşmaktadır. Enfeksiyonlar sadece iştahsızlık,
hareketlilikte azalma, durgunluk gibi günlük hayatta
“yaşlılıktandır” denilerek gözden kaçabilecek silik belirtiler de
verebilir. Yaşlı bireylerde idrar yapmada güçlük, kabızlık, ağız
kuruluğu gibi semptomlar bazen bir ilacın yan etkisi olabilir ve o
ilaç kesildiğinde bu şikayetler tamamen düzelebilir. Bu gibi yeni
ortaya çıkan veya aniden kötüleşen her semptomda yaşlı bireylerin
yakınları uyanık olmalı ve bunun bir hastalık belirtisi veya ilaç
yan etkisi olabileceğini hatırlamalılardır.
Yaşlı bireylerin hayatlarını kolaylaştırmak, sağlık
durumlarını iyileştirmek için atılabilecek adımlar
nelerdir?
Öncelikle bilinçlenmek çok önemli. Büyüklerimizi bekleyen yaşlılık
sorunlarını önceden bilir ve farkında olursak erkenden tanıyabilir
ve önlem alabiliriz. Bu yaş grubunda taramaları, sağlık
kontrollerini, aşıları ihmal etmemek gerekli. Yaşlı birey kendini
iyi ifade edemediğinden fark edilmeyen ve ilerleyen hastalıklar
olabilir. Örneğin yaşlılarda ağrı eşiği yüksektir ve yaşlı birey
kalp krizi dahi geçirse hiçbir belirti ve bulgu olmayabilir. Yine
hafif iştahsızlığı ve zayıflaması olan, kolları ve bacakları
incelen bir yaşlı bunu normal görebilir, ama aslında sarkopeni ve
malnutrisyonun bir göstergesidir bu belirtiler ve tedavi
edilmelidir. Bu nedenlerle yaşlının karmaşık ve birbiriyle
etkileşen sorunlarını değerlendirmek, tespit ve tedavi edebilmek
için geriatri branşında muayeneler ve testler daha kapsamlı
yapılmaktadır. 65 yaş ve üzeri bireylerde tıpkı bebeklerde olduğu
gibi belirli aralıklarla yapılması gerekli aşılar vardır. Bunlar
zatürre, grip, zona, tetanoz ve bazı özel durumlarda menenjit
aşılarıdır.
Sağlık kontrollerine ilave olarak genel olarak yaşam alanında da dikkatli olunması gereken durumlar vardır. Örneğin bu yaş grubunda düşmeleri önlemek çok önemlidir. Her 3 yaşlıdan biri yılda 1 kez düşmektedir. Bunun sonucunda kalça kırığı gibi önemli kırıklar ve hayati tehlike arz eden durumlar olabilir. Bir kez düşen yaşlı da hiçbir sağlık sorunu yaşamasa bile bir kez daha düşmekten korktuğu için hareket etmekten çekinerek daha hareketsiz bir hayata geçebilmekte ki bu, biz geriatristlerin hiç istemediği bir durum. Bu nedenle ev içinde düşmeyi engelleyici önlemler alınmalı. Bunların arasında banyoda kaydırmaz paspas, klozetten kalkarken tutunma barının olması, gece tuvalete giden yolun aydınlık olması, kayan kilim ve halıların olmaması, ortalıkta kablo-oyuncak gibi ayağa takılacak eşyaların olmaması, merdiven basamaklarının bitimine renkli şeritler çekilmesi gibi tedbirler sayılabilir.