Merkez Bankası kararı sonrası piyasaları neler bekliyor?
Monay Sohbetleri'nin 'Merkez Bankası Kararı Sonrası Piyasaları Neler Bekliyor' başlıklı oturumda, Ömür Ertiryaki, Monaylıların merak ettiği soruları yanıtladı. Tiryaki, faiz kararı sonrasında piyasaları bekleyen yeni dinamikler ve gelişmeleri de yorumladı.
'Parasını yöneten hayatını yönetir' mottosuyla, birikim, bütçe, tasarruf gibi para
kararları ve kullanımlarına ilişkin konularda, donanımlı dijital
alt yapısıyla kullanıcılarının her zaman yanında olan 'finansal yol
arkadaşı' Monay mobil uygulamasının canlı yayın sohbetlerinde bu
haftanın gündemi Merkez Bankası'nın 22 Haziran'da açıkladığı faiz
kararı oldu. Uygulamayı App Store ve
Google Play üzerinden indirmek için buraya tıklayın.
Kullanıcılarıyla bir 'finansal alışkanlıklar kültürü' inşa eden
Monay, bu kapsamda her hafta uygulama dışında, kullanıcıyla düzenli
olarak gerçekleşen 'Monay Sohbetleri' adlı canlı yayın
oturumlarıyla finansal gündeme dair nabız tutuyor.
22 Haziran Perşembe günü Monay uygulamasının mesaj yoluyla paylaştığı katılım linki üzerinden gerçekleşen canlı yayında Acar Menkul Değerler A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Ömür Ertiryaki, Monaylıların sorularını yanıtladı.
Merkez Bankası (TCMB) seçimlerin ardından gerçekleştireceği ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının ardından Haziran ayı faiz kararını 22 Haziran 2023 Perşembe günü saat 14.00'te açıkladı. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) 650 baz puanlık faiz artırımına gitti. Politika faizini yüzde 15'e yükseltti. PPK karar metninde "Kurul, dezenflasyonun en kısa sürede tesisi, enflasyon beklentilerinin çıpalanması, fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın kontrol altına alınması için parasal sıkılaştırma sürecinin başlamasına karar vermiştir" ifadeleri yer aldı. Parasal sıkılaştırmanın kademeli olarak güçlendirileceği mesajı verildi.
Merkez Bankası kararı sonrası piyasaları neler bekliyor?
Kararın açıklanmasının ardından, 22 Haziran Perşembe saat 21.00'de "Merkez Bankası Kararı Sonrası Piyasaları Neler Bekliyor" başlıklı oturumda, Ömür Ertiryaki Monaylıların hem merak ettiği soruları yanıtladı hem de faiz kararı sonrasında piyasaları bekleyen yeni dinamikler ve gelişmeleri kendi bakış açısıyla yorumladı.
İşte Ömür Ertiryaki'nin yorumuyla Merkez Bankası faiz kararının piyasalara muhtemel etkileri:
Merkez Bankası elindeki enstrümanları kullanarak, dövizle piyasaya müdahale etmeye çalışacak. Bunun karşılığında esas ana hedefi olan enflasyonun insanların yaşam refah seviyesini yükseltmeye çalışması lazım. Merkez Bankası'nın ana görevi bu. Merkez Bankası'nın önerdiği gibi para basıp ya da doları swap yapıp müdahale etmesi değil. Yani dünyanın hiçbir yerinde, Dolar rezervleriniz olmadığını sürece, siz Dolar satarak müdahale edemezsiniz.
Biz çok üreten bir ülke değiliz. Bir Çin değiliz. Ama şimdi hepimiz biliyoruz ki Merkez Bankası faizleri 15'ten de yukarı çıkartacak. Bugün 20 yapmadı. Yapabilirdi... Ama bir sonraki toplantıda yapılacağının sinyalini verdi. Yani dünya bütün dünya enflasyonla mücadele ediyor. Amerika'da FED var biliyorsunuz. Onlar faiz arttırırken faiz düşürmemiz kadar komik bir şey olamaz bu. Neyse ki artık faiz yavaş yavaş yolunu bulmaya çalışıyor.
Peki bu sokaktaki vatandaşı bizleri nasıl etkileyecek?
İnsanlar mevduat faizleri arttığı için seviniyor ama kredi
faizleri de artacak. Kartı pay etmek de artacak. Şu anda özellikle
bir kısım insanımız yoğun enflasyondan dolayı kredi çekmek ihtiyacı
hissettiler. Türkiye'de iki seneden beri enflasyonun korkunç
baskısı altında faizler de düşük kaldığı için insanlar o
faizlerdeki paraları çıkarttılar. Yatırım yapmaya başladılar;
evlerin artmasının sebebi, arabaların fiyatlarının artmasının
sebebi, borsanın bu kadar çok talep görmesinin sebebi hep
bundan...
Aslında neden sonuç ilişkisi birbirine bağlı... Yani insanlar para
kazanamıyorlar faizden. Çünkü dışarıdan enflasyon daha kat kat
cebimizdeki parayı azalttığı için bir şekilde yatırım yapmaya
çalışıyor. Ev alıyor, araba alıyor. Yani araba aldığınız zaman;
normalde 10 liraya bir araba aldınız, kontağı çevirir çevirmez
arabanın fiyatını 9 liraya inmesi lazımdı Şimdi 10 liraya araba
alıyorsunuz; 2 gün sonra araba 12 lira oluyor. Bu mantıksız bir
şey. O sokaktaki insan olarak hepimiz zorluk çekeceğiz. Gene
söylüyorum. Ama ben en azından 2 ay öncesinden daha umutluyum. 2 ay
önce bayağı bir karamsardım açıkçası.
Döviz kuru ne olacak?
Mesela hepimiz biliyoruz ki şimdi döviz 25-30 TL bandını görmek zorunda. Bütün dünya bununla ilgili raporu yayınlıyor. Çünkü bu enflasyonla orantılı bir şekilde dövizin artması lazım. 20 lirada tuttuk; Merkez Bankası swap yaptı. Ama artık bırakın 25-30 TL'yi görsün, faizlerimiz 15'ten 20'ye çıkacak. Belki 22-23 bandına çıkacak. Sonra tekrar aşağıya gelir normal şeylerle, çünkü Türkiye gerçekten güçlü bir ülke. Yani insanlarımız ama vatandaşımız bizim için biraz sıkıcı ve zor dönemler devam ediyor maalesef
Ağustosta hem kredi kartı hem kredinin faizleri de doğal olarak artacak. Bugünkü faiz oranına göre de kredi kartının azami faiz oranının 1,91'i, gecikme faizinin 2,21'e çıkması gündemde. Tabii ki bu oranlara göre belirlenecek gibi görünüyor.
Borsa açısından nasıl etkiler oluşacak?
Borsa bildiğiniz gibi faizi sevmez. Parasını şu anda 15 faize
koyacak insan yok. Zaten piyasada 15'te 1 faiz yok aslında. 40-45
bandında. Kimse "15'ten faiz alıyorum ya da faiz yatırdım" demiyor.
Diyemez.
Borsa pandemiden sonra düzenli olarak yükseldi aslında. Yani şu
anda mesela endeks 5400 seviyelerinde. Açıkçası 6000'e kadar
yolumuz var. Ama 6000 olmasının da tek şartı yabancı dediğimiz yurt
dışındaki konuların gelişin olması. Onlar da döviz kurunun
yükselmesini bekliyorlar. Acı bir şey ama öyle. Yani döviz kuru
yükselecek. Yabancılar gelecek. TL'ye dönecek. TL'ye girdikleri
zaman, borsa bir tık daha hareketli olur.
Bu durumda borsayı bilmeyenler ne yapmalı?
Borsayı bilmeyen insanlara benim önerim, yatırım fonları almaları. Yatırım fonlarında da bir sürü fon var. Yüzlerce çeşitli fon var. Yatırım fonu almak da satmak da o kadar kolay ki... TEFAS ortamından, kurumlarınızdan hisse senedi gibi yatırım fonları alabiliyorsunuz. Orada kendi riskinizi paylaştırıyorsunuz. Faize hassas bir insansanız; katılım fonları var. Riski sevmiyorsanız sabit getirili Hükümet fonları var.