Konfor Alanınızdan Çıkmak Neden Önemli?
Konfor alanı, kişi için her şeyin yolunda olduğu, risk almaktan kaçındığı, bir süre sonra ise monotonluğun kişinin yaşam tarzı haline geldiği bir alan. Bu alanda kalmak bazen iyi olsa da bazen aynı olmayabilir. Peki, neden?
Ben çok fazla konfor alanında kalabilen biri değilim. Sürekli
olarak daha farklı şeyler denemenin, cesaret etmenin peşinden
koşarım. Bunun da beni fazlasıyla beslediğine inanırım. Bulduğum
her fırsatı kendi içimde bir değerlendirir, zaman yönetimimi
ayarlar ve fırsatı kabul ederim. Bazen çok alakasız bir yerde, çok
alakasız bir şey dinlerken kendimi bulurum. Şu an bir projede yer
alıyor, yarı zamanlı ek iş yapıyor ve tam zamanlı olarak başka
yerde çalışıyorum. Yolda geçirdiğim sürelerde kitap okuyor ya da
video izliyor ve zamanımı değerlendiriyorum. Elbette herkes böyle
olmak zorunda değil. Ancak gelecekte, bugün yapmak istediklerimiz
için zamanımız olmayabilir, bugün yapmadıklarımız için pişmanlık
duyabiliriz.
Sevgili Acar Baltaş’ın ‘Stres ve Başaçıkma Yolları’ kitabından
tam da bu konuya uygun olduğunu düşündüğüm bir kesit paylaşmak
istiyorum.
‘Hayatımı bir daha yaşayabilseydim, daha fazla risk alır, daha çok gezer, daha çok tepeden bakar, daha fazla dağa tırmanır, daha fazla nehirde yüzerdim.
Hiç gitmediğim yerlere giderdim, daha çok dondurma, daha az fasulye yerdim. Gerçek problemlerle daha fazla, kendi yarattıklarımla daha az uğraşırdım. Her anı gerçek ve verimli bir biçimde yaşayanlardan olurdum. Hiç şüphesiz mutlu olduğum anlarım da oldu. Ancak geriye dönebilseydim, hayatımın sadece mutlu anlardan oluşmasına gayret ederdim.
Çünkü hayatın “an”lardan, sadece “an”lardan oluştuğunu anladım.
Bunun için “an”ı yakalamak gerekiyor. Ben yanına bir derece, bir
şişe su, bir şemsiye ve paraşüt almadan yola çıkmayanlardanım.
Hayatımı bir kere daha yaşayabilseydim, daha hafif seyahat
ederdim. Hayatımı bir kere daha yaşayabilseydim, ilkbaharda
ayakkabılarımı çıkartır, sonbahara kadar çıplak ayakla gezerdim.
Eğer bir şansım daha olsa, bilmediğim yollarda daha çok gezer, daha
çok şafak seyreder, daha çok çocukla oynardım.’
Ertelemenin verdiği hazzı sevmek yerine bugün ilk adımı atın. Fazla akışına bırakmak yerine hayatınızı planlayın. Elbette bazen planlarınız tutmayabilir, böyle zamanlarda tutmayan planların yerine alternatifleri nasıl yöneteceğinizi öğrenin. Sadık kaldığınız yöntemlerde yenilikler yapın, pencerenizi her gün maviye boyuyorsanız bugün yarısını mavi yarısını farklı renk yapın.
Peki, konfor alanından çıkmak
neden önemli? Çünkü:
-Potansiyelinizin aslında daha geniş sınırları olduğunu fark
edersiniz,
-Kendinize olan güveninizi artırırsınız,
-Daha farklı bakış açıları kazanırsınız,
-Ayaklarınızın yere daha sağlam bastığını fark edersiniz.
-Kendinize olan saygınızı artırırsınız,
-Başarılarınızdan tatmin olursunuz,
-Mükemmeliyetçiliği bırakırsınız,
-Daha planlı olursunuz.
Sevgiyle kalın.