Hurmada kanserojen aflatoksin riski!
Türkiye’de satılan hurma türlerinin de araştırıldığı Pakistan’daki çalışma, satışa sunulan hurmaların yüzde 89’unun sınır değerini üzerinde aflatoksin içerdiğini ortaya koydu.
Hurma, en az 5000 yıldır Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da tarımı
yapılmakta olan bilinen en eski meyve bitkisidir. Hurma ağacı
(Phoenix dactylifera. L.) yeryüzünde tarım kültürünün ilk
dönemlerinde kültürü yapılan bitki türlerinden biridir. Bu nedenle
antik ürün olarak da anılır.
Hurma içeriğindeki yüksek karbonhidrat miktarından
dolayı enerji sağlamada çok iyi bir kaynaktır. 100 gram
hurma, yaklaşık 314 kkal enerji sağlayarak yetişkin bir bireyin
günlük enerji gereksiniminin yüzde 11-15’ini
karşılamaktadır.
Hurma bununla birlikte, yüzde 2.3-5.6 arasında değişen miktarlarda 23 tür aminoasit içermesiyle de besleyici açıdan öne çıkıyor. Kalsiyum, demir, magnezyum,fosfor, potasyum, sodyum, bor, flor, bakır, selenyum ve çinko gibi mineralleri içeren hurmanın sağlıklı bir besin olduğu aşikar ancak hurmanın küflenmesi tabloyu tam tersine çeviriyor.
GLİKOZ TEHLİKESİ
Tüm kurutulmuş meyvelerde olduğu gibi hurmada da en büyük risk, aflatoksin oluşumu. Sağlık örgütlerince 1. Derecede kanserojen olarak gösterilen aflatoksinin hurmada da yüksek oranda görülebileceğini yurtdışında yapılan çalışmalar gösteriyor. Geçen yıl Pakistan’da yapılan bir çalışma, hem yerel hem de ülkemizde satışa sunulan ithal çeşitlerin yüzde 89’unun, sınır değerleri aşan oranda aflatoksin içerdiğini ortaya koymuş. Bu nedenle uzmanlar, çürümüş ve küflü hurmaların tüketilmemesi gerektiğini belirtiyor.
Hurmadaki bir diğer tehlike de satışa sunulmadan meyvelere glikoz püskürtülmesi. Hem meyvenin parlaklığını hem de tatlılığını arttırmak için yapılan bu işlemle, karaciğere zarar verdiği bilinen glikoz şurubu da tüketilmiş oluyor. Bazı paketli hurmaların içindekiler kısmında ‘glikoz içermektedir’ uyarısı bulunuyor. Açıkta satılan dökme hurmalarda ise glikoz şurubunu anlamak çok daha zor.