Çocuğunuz Ne Satmak İster?
Bir karton, bir makas, bir tepsi ve sınırsız hayal gücü ile neler yaratabileceğinizin farkında mısınız? Çocukların çoğu ‘mış gibi’ oyunlarını pek severler. Geçenlerde bir kitap okuduk mesela, ismi ‘Süper Kurti.’’ Kitapta bir bal böceği yuvarlanıp kuyuya düşüyor, tam “nasıl kurtulurum” diye düşünürken Süper Kurti geliyor, kollarını kuyuya...
Bir karton, bir makas, bir tepsi ve sınırsız hayal gücü ile
neler yaratabileceğinizin farkında mısınız? Çocukların çoğu ‘mış
gibi’ oyunlarını pek severler. Geçenlerde bir kitap okuduk mesela,
ismi ‘Süper Kurti.’’
Kitapta bir bal böceği yuvarlanıp kuyuya düşüyor, tam “nasıl
kurtulurum” diye düşünürken Süper Kurti geliyor, kollarını kuyuya
uzatıp hoop diye bal böceğine sarılıyor, ve onu kuyudan kurtarıyor.
Oğlum kitabın bu bölümündeki hikayeyi o kadar çok sevdi ki, okuldan
geldikten sonra hemen Süper Kurti oyununu oynamak istiyor.
Koltuktan yere bir hamlede yuvarlanıp bağırmaya başlıyor. ‘’İmdaaat
ben bal böceğiyim, kuyuya düştüm, beni kurtaran yok mu?” Ben de
hemen Süper Kurti oluyorum, ona kollarımı uzatıyorum ve hoop diye
kurtarıyorum kuyudan.
Bu tarz oyunlar hem çocukların hayal gücünü geliştiriyor, hem de
belli bir algı düzeyinden sonra dilediğimiz her şeyi onlara oyun
ile öğretmemize fırsat veriyor bence. Ne öğretmek istiyorsanız ana
tema olarak onu seçip devam edebilirsiniz. Ben de hemen kolları
sıvadım ve kırtasiyeye gidip renkli kartonlar aldım. Onları hem
kağıt para şeklinde dikdörtgen, hem de demir para gibi daire
şeklinde kestim hazırladım. Mutfaktan da küçük bir tepsi aldım. Bir
de aşçı önlüğü var oğlumun onu da hazır ettim. Okuldan gelip
malzemeleri görünce çok sevindi ve “ne oynuyoruz” dedi. “Şimdi sen
simitçi ol, ben de canı çok simit isteyen kedi olayım” dedim.
Bunlar da paralarımız olsun. O kadar heyecanlandı ki hemen
üzerindeki eşofmanı cebi olan bir eşofman ile değiştirdi geldi.
Önlüğünü giydi, paralarını cebine koydu, tepsiyi de başına koydu ve
başladı evde dolanmaya;
-‘’Simitçiiii’’
-‘’Taze taze simitlerim var simit isteyen var mı?’’
Ben canı simit isteyen kedi olduğum için hemen miyavlamaya
başladım;
-‘’Miyav, miyav, karnım çok acıktı, simitçiii bana iki tane sıcak
simit verir misin?
Hemen tepsiyi başının üzerinden indirdi ve dikkatlice bana iki tane
simit verdi.
-‘’Kaç para simitlerin?’’ dedim
-‘’İki para’’ dedi
Parasını verdim, aldı cebine koydu. Şimdi de "limonata satıyorum
limonatacıııı, limonata isteyen var mı?" diye gezinmeye
başladı.
-‘’Ah benim param kalmadı ama. Az önce simit aldım, param bitti’’
dedim.
-‘’Ben sana borç verebilirim anne, sen bana sonra ödersin’’ dedi ve
cebinden biraz para çıkarıp bana verdi.
İster simitçi, ister limonatacı, ister kestaneci. Evdeki
malzemelerle kolayca hazırlayacağımız bu oyunlarla çocuklarımıza
alışveriş kavramını, bir şey aldığımız zaman para ödediğimizi
kolayca öğretebiliriz bence. Hatta benim gibi biraz ileri gidip
paramızın harcadığımız zaman bittiğini, paramız bittiğinde başka
bir şey alamadığımızı öğretmeye çalışırken karşınızda size borç
para vermeye çalışan bir akıllı bıdık ile karşılaşabilirsiniz.
Sahi sizin çocuğunuz en çok hangi satıcı olmak ister hiç düşündünüz
mü? Haydi, hayal gücümüzü çalıştırmanın tam sırası.
Zeynep Fidan
www.minigurme.com