Güçlüyüz ama eşit değiliz!
Türkiye’de her iki kadından biri kendini güçlü kendini güçlü buluyor ama her 10 kadından sekizi en çok karşılaştığı sorunun mahalle baskısı ve kadın erkek eşitsizliği olduğunu söylüyor.
Yeni nesil araştırma ve pazarlama platformu Pollective, ‘8 Mart
Dünya Kadınlar Günü’ için ‘Türkiye’de Genel Kadın Problemleri ve
Güçlü Kadın Kavramı’ konulu bir araştırma yaptı. İşte çarpıcı
sonuçlar:
BASKI VE EŞİTSİZLİK
Her 10 kadından 8’i, toplumda en çok çevre ve aile-mahalle baskısı
sorunuyla karşılaşıyor.
Yüzde 76’sı kadın-erkek eşitsizliğine uğruyor. Yüzde 57’si gelir
eşitsizliği ve ekonomi, yüzde 43’ü estetik kaygılar, yüzde 41’i
işsizlik, yüzde 38’i eğitim sorunlarıyla karşılaşıyor. Her
dört kadından üçü eş, sevgili, nişanlı/sözlüsünün şiddetine
uğradığını söylüyor. Kadınların yüzde 50’si sorunlarının
sadece bir kısmını ailesiyle paylaşabiliyor. Kadınların yüzde 40’ı
erkekler ile aynı fırsat eşitliğine sahip olmadığını düşünüyor.
Yüzde 34’ü sadece cinsiyetinden dolayı bazı işlerin kendisinden
beklendiğini söylüyor. Yüzde 31’i erkeklere göre yükselme şansının
daha az olduğunu belirtiyor. Yüzde 22’si aynı işe eşit ücret
almıyor. Pozitif ayrımcılık yaşayan kadınların oranı yüzde 14.
GÜÇLÜ KADIN TANIMI
Kadınların yüzde 50’si için güçlü kadın açıklaması şöyle:
Kendi ayaklarının üzerinde duran, kimseye ihtiyaç duymayan,
sorunlarını kendi başına çözebilen, kendine yetebilen. Yüzde 25’i
için ekonomik olarak özgürlüğünü eline almış bağımsız kadınlar,
yüzde 22’si için özgüvenli ve kendini seven güçlü kadın tanımına
giriyor. Diğer güçlü kadın özellikleri arasında, hakkını savunmak,
‘Hayır’ diyebilmek, boyun eğmeyen, cesur ve bağımsız, kararlı olmak
ve pes etmemek yer alıyor.