Güncel

Yatırımcıları Etkileyen Davranışsal Yanılgılar

Davranışsal finans, yatırımcıların eylemlerini etkileyen psikolojik faktörleri ve bunların sektöre etkisini inceler. Davranışsal finans, yatırımcıların her zaman mantıklı davranmadığı, irade güçlerinin sınırlı olduğu ve eylemlerini önyargılarının belirlediği gerçeklerine dayanır.

Davranışsal finansı anlamak için öncelikle geleneksel finans teorisini anlamamız gerekir. Geleneksel finans teorisi üç temel varsayımdan oluşur:

  • Bireyler tamamen öz denetime sahiptir.
  • Bireyler karar vermeden önce mevcut tüm verileri anlar.
  • Bireyler her zaman tutarlı kararlar verir.

Özetle, geleneksel finans teorisi bireylerin her zaman mevcut nesnel verilere dayanarak rasyonel kararlar verdiklerini iddia eder.

Ancak, irrasyonellik insan doğasında vardır. Gerçekte:

  • Her zaman öz denetimimiz yoktur.

  • Karar vermeden önce tüm verileri anlamak için her zaman zamanımız yoktur.

  • Karar verme konusunda her zaman tutarlı değilizdir.

Davranışsal finans, bireysel davranışlarda psikolojinin oynadığı rolü vurgulaması bakımından geleneksel finans teorisinden farklıdır.

Davranışsal finansa göre yatırımcılar karar verme süreçlerini karmaşıklaştıran psikolojik etkiler nedeniyle optimal olmayan kararlar almaya yatkınlardır.

Duygularımıza verdiğimiz farklı psikolojik tepkileri anlayarak, yatırım kararlarımız üzerindeki duyguların etkisini sınırlayabiliriz.

Aşağıda yatırımcılar arasında en yaygın görülen beş belirgin davranışsal yanlılığa değiniyoruz: Kayıptan kaçınma, çapalama etkisi, sürü içgüdüsü, aşırı güven yanlılığı ve doğrulama yanlılığı.