Parayla ilgili doğru sanılan 5 hatalı davranış
Paraya yaklaşımla ilgili okuduklarınız ve duyduklarınızın birçoğu yanıltıcı olabilir. Finansal tavsiyelere ilişkin çelişkiler, parasal konularda kayıp yaşamanızla sonuçlanabilir. Para hakkında doğru sanılan mitleri okumadan paranıza yön vermeyin...
1) Kredi kartınızda küçük bir bakiye taşımak, kredi puanınızı yükseltir
Borç söz konusu olduğunda en temel kural şudur; herhangi bir
tutarı ödenmemiş bırakmak kredi notunuz için hiçbir zaman iyi
değildir. Şöyle düşünün, kararlaştırılan tarihte geri
ödemeyeceklerini bilseniz birine borç para vermeye güvenir
miydiniz? Bir bankaya ne kadar borçlu olursanız sizden o kadar faiz
tahsil edilir. Borçları ödemek, güvene dayalı bir ilişki kurmaya ve
dolayısıyla daha iyi bir kredi puanı oluşturmaya yardımcı olur. Bu
nedenle, bakiyenizi ne kadar erken öderseniz o kadar iyidir!
2) Biriktirme hedefi olmadan tasarruf etmeyin
Anlaşılır bir şekilde, bu yaygın bir sözdür. Hedef belirlemenin,
odaklanmamızı sağladığı için sizi tasarruf etmeye motive etmeye
yardımcı olabileceği inkar edilemez. Ancak gerçek şu ki, aklınızda
bir hedef olsun ya da olmasın, genel olarak tasarruf,
edinebileceğiniz en iyi alışkanlıklardan biridir. Gençken ve yeni
sorumluluklar alırken, hayat beklenmedik dönüşler alabilir.
Arabanız bozulabilir veya beklenmedik bir masraf çıkabilir. Bu
nedenle, özellikle yılın geri kalanında bütçenizi sağlama almak
istiyorsanız, herhangi bir anda hazır bir acil durum fonuna sahip
olmak her zaman en iyisidir.
3) Nakit kraldır, kredi kötü haberdir
Nakit ödeme her zaman krediden daha iyidir, değil mi? Ne de olsa, cebinizde 1000 TL ile dışarı çıkarsanız ve kredi kartını kulllanmazsanız, sabah büyük bir borçla uyanma riskinden uzak kalırsınız. Ama ya paranızı kaybeder ya da çaldırırsanız. Kredi kartı, nakitten çoğu zaman daha güvenlidir. Ayrıca, kredi kartı şirketlerinden tatil ödül puanları ve her ay alışverişleriniz için para iadesi gibi harika avantajlar da alabilirsiniz. Kredi kartının püf noktası disiplinli kalmaktır. İmkanlarınız dahilinde harcama yaptığınız ve her ay bakiyenizi ödediğiniz sürece endişelenecek bir şey yok!
4) Ev sahibi olmak kiralamaktan daha iyidir
Eskiden belki. Ama zaman çok değişti. İstanbul'da sadece ev fiyatları yükselmekle kalmadı, dalgalanan piyasa ile evlerin değeri astronomik rakamlara ulaştı. Tabii bununla birlikte kiralar da maaşları zorlayacak seviyelere ulaştı. Sadece birkaç yıl önce krediyle ev alanlar şu an kiradan daha düşük miktarda kredi ödüyor. Evlerini kiraya verenler, kredi ödemelerini karşıladığı gibi artı gelir de elde ediyor.
5) Emeklilik için birikim yapmakta acele etmeyin
20'li yaşlarınızda, emeklilik size çok uzak bir gelecek gibi görünebilir. Ve uzun saatler çalışırken, isteyeceğiniz son şey, zor kazandığınız paranın başka bir yere gittiğini görmektir. Ancak emeklilik planı yapmak için asla erken değildir. Diğer ifadeyle, biriktirmeye ne kadar geç başlarsanız, yaşamak için yeterli paraya sahip olmak için o kadar uzun süre çalışmanız gerekecek. Aslında araştırmalar, tasarruf etmek için 45 yaşına kadar bekleseydiniz, aradaki farkı kapatmak için muhtemelen 70'lerinizi geçtikten sonra çalışmak zorunda kalacağınızı gösteriyor.