Kıdem Tazminatı Hakkındaki Yeni Gelişmeler Ne?
Kıdem tazminatı hakkında milyonları ilgilendiren gelişmeler yaşandı. Kıdem tazminatı hakkındaki yeni gelişmeler ne?
Milliyet’ten Cem Kılıç’ın haberine göre işverenin ödemesi
gereken kıdem tazminatı hakkındaki yeni gelişmeleri yazdı. İş
sözleşmesinde işçinin işveren karşısında pazarlık gücünün daha
zayıf olması, işçinin işverene ekonomik, hukuki ve kişisel olarak
bağımlı olması, iş sözleşmesi sona erdikten sonra da işverenin
baskı altında ibraname imzalatabilme ihtimalini doğurmaktadır.
İbranameler tarafların sözleşme nedeniyle birbirlerine borç ve
alacaklarının kalmadığını göstermek üzere hazırladıkları
belgelerdir. İşverenin ödemesi gereken kıdem, yıllık izin veya
duruma göre ihbar tazminatına karşılık, daha az bir ödemeyle diğer
bütün borçlarını sildirebilecek konumda bulunması ya da işçinin işe
iade davası açmasını bu yolla engelleyebilmesi iş sözleşmesine
bağlı ibraları ayrıca düzenleme ihtiyacı doğurmuştur. İşverenle
yapılan ibranamelere özel şartlar getirilmiştir.
İş Sırasında
Olmaz
Yargıtay’a göre; “İş ilişkisi devam ederken düzenlenen ibra
sözleşmeleri geçersizdir. İşçi bu dönemde tamamen işverene bağımlı
durumdadır ve iş güvencesi hükümlerine rağmen iş ilişkisinin
devamını sağlamak veya bir kısım işçilik alacaklarına bir an önce
kavuşabilmek için iradesi dışında ibra sözleşmesi imzalamaya
yönelmesi mümkündür.”
Yargıtay bu nedenle yerleşik hale gelmiş uygulaması ile iş ilişkisi
devam ederken yapılan ibra sözleşmelerini geçersiz saymaktadır.
İş sözleşmesinin sona ermesi de yeterli değildir. İş sözleşmesinin sona ermesinden itibaren bir ay geçmiş olmalıdır. İş Kanunu’nda işe iade davası açısından bir aylık hak düşürücü süre öngörülmüştür. İşçi feshi izleyen bir ay içinde işe iade davası açabilecektir. Yargıtay’a göre ibranamelerin geçerliliği için gereken bir aylık süre, feshi izleyen bir aylık sürede işverenin olası baskılarını azaltmak, iş güvencesinin sağlanması açısından önemlidir. Geçerli ve haklı neden iddialarına dayanan fesihlerde dahi ibraname düzenlenmesi için feshi izleyen bir aylık sürenin beklenmesi gerekir.
Özgür İradeyle
İmzalanmalı...
İşçinin ibranameyi baskı altında imzaladığı anlaşılırsa ibra
geçersiz kılınmaktadır. Yargıtay’a göre; ibra sözleşmesi yapılırken
taraflardan birinin esaslı hataya düşmesi, diğer tarafın veya
üçüncü şahsın hile ya da korkutmasıyla karşılaşması halinde, ibra
iradesinden söz edilemez.
Aşırı yararlanma (gabin) ölçütünün de ibra sözleşmelerinin
geçerliliği noktasında değerlendirilmesi gerekir. İşveren işçinin
alacağını alamaması durumunda zor duruma düşeceğini bildiğinden,
işçiyi çok az ödemeye razı ederek ibra imzalatması da geçersiz
kabul edilmektedir.
Yazılı Olmalı
Yazılı olmayan ibraname geçerli değildir. Yani işçinin sözel olarak “bütün alacaklarımı aldım” demesi işverenin işçisine hak ettiği bütün tazminatları ödediği anlamına gelmez. Kesinlikle yazılı olması gerekir ve işçi tarafından imzalanması şarttır. İşçinin imzalamadığı bir ibranamenin geçerli olması söz konusu değildir.
Geciktirme Hakkı Yok
Bir aylık bekleme süresi işverenlere işçinin hakkı olan alacak ve tazminatları ödemek için süre verdiği düşünülmektedir. Çoğu işveren bir aylık sürede ibra imzalatamayacağını bu nedenle ödemeyi bir ay sonunda yapması gerektiğini savunmaktadır. Fakat Yargıtay’a göre de bir aylık bekleme süresi ibra sözleşmelerinin düzenlenme zamanı ile ilgili olup ifayı ilgilendiren bir durum değildir. İşçinin fesih ile muaccel hale gelen kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve izin ücreti gibi haklarının ödeme tarihi bir ay süreyle ertelenmiş değildir. İşveren ilgili alacakları ve tazminatları iş sözleşmesi sona erer ermez ödemekle yükümlüdür. Gecikmesi halinde ilgili alacak ve tazminatlara faiz işletilebilecektir.
İşçi De Ödeyebilir
İş ilişkisinde sadece işverenin değil işçinin de işverene karşı
ödemekle yükümlü olduğu tutarlar olabilmektedir. Örneğin işçinin iş
sözleşmesini erken sona erdirmesi nedeniyle hukuka uygun bir cezai
şart öngörülmüşse, işçi sözleşmeyi erken sona erdirdiğinde bu cezai
şartı ödemekle yükümlü olacaktır.
İşveren ilgili cezai şartın ödenmesini istemeden, sona ermenin
üzerinden bir ay geçmeden işçiyi ibra edebilir. İşverenin ibrasında
süre ve ödeme gibi geçerlilik koşulları aranmamaktadır.
Yargıtay da işverenin “cezai şart ve eğitim gideri talep ettiği yine işçinin vermiş olduğu zararın tazminine dair uygulamalarda ve hatta sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde işçinin işverene borçlu olduğu durumlarda, taraflar, herhangi bir sınırlamaya tabi olmaksızın işçinin borçlarını ibra yoluyla sona erdirebilirler” diyerek bu hususu açıkça vurgulamıştır.
Genel İfadeler Varsa Geçersiz
İbranamede ibra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça
ifade edilmesi gerekmektedir. İş sözleşmesi sonlanmış bir işçiye
ibraname imzalatılırken kıdem tazminatı karşılığı olarak ne kadar
ödendiği, kullandırılmamış yıllık izinlerin karşılığı olarak ne
kadar ödendiği açıkça yazılmalıdır. Bu nedenle “Bütün alacaklarımı
aldım” şeklindeki ibranameler geçerli değildir. İşçiye kıdem
tazminatı olarak ne kadar, ihbar tazminatı olarak ne kadar ödendiği
ibranameye açıkça yazılmalıdır. Yazılan tutarların da banka
kanalıyla ödenmiş olması aranmaktadır.