12 adımda mutfak harcamasını yarıya düşürün

1) ALIŞVERİŞ LİSTESİ
Öyle karnınız acıktığında veya buzdolabında bir şeyler bitince, çıkarılan listeyi kastetmiyorum. Sizin evinizin tüm genel gıda ihtiyaçlarını birkaç sayfaya yazın. Her evde yenilen şeyler üç aşağı, beş yukarı aynıdır. Bu ana listeye sadık kalırsanız güç sizde, kontrol sizde. Süslü rafların ve ambalajların sizi kandırmasına izin vermezsiniz.

2) MARKETLERDE GÖZ HİZASI
Yanınıza para almadan, civardaki marketleri gezerek fiyat karşılaştırması yapın. Evde iki kişi çalışıyorsunuz ve zamanınız yoksa emekli anne babanızdan rica edin, haftada bir gün size gelsinler, onlar gezsinler. Hem onlara da aktivite olur. Ayrıca marketlerin halk günlerini bir yere yazdığınızdan emin olun. Kasada indirim yaptıran market kartları da almayı unutmayın. Markete girince verdikleri kupon broşürlerine iyi bakın. Alışveriş sırasında pahalıdan ucuza dizilir raflar, ilk gördüğünüzü almayın.

3) GİZLİ HABERLEŞME AĞINIZI KURUN 
Komşular arası dayanışma artık sadece karşı kapıyı çalıp kahve istemekle sınırlı değil. Bir yerde indirim yakaladıklarında birbirlerine telefon edip örgütlenen birçok kadın tanıyorum. Siz de kendi haber ağınızı kurun. Fırsatları kaçırmayın. İndirimler nerede bilgilenin.

4) GÜZELLİK ALGISINDAN VAZGEÇİN 
Siyah bir beneğin, bir muzun üzerinde çok doğal durabileceğini keşfedin. ‘Çıktı’ reyonuna ayrılan ezilmiş meyve ve sebzeleri oldukça ucuza alıp tasarruf yapabilirsiniz. Ayrıca belirtmeliyim, çıkma domates kullanmak sert domatese göre yemeği daha lezzetli yapıyor.

5) ZAMANLAMAYA DİKKAT EDİN
Sabah markete, akşam pazara... Neden mi? Market çalışanları meyve ve sebzeleri reyona dizerken o bahsettiğimiz çıkmaları ayırıyor. Ayrılan kasa uygun fiyatlara satıldığı için anında tükeniyor. Kaçırmak istemiyorsanız markete sabahtan uğramalısınız. Akşam pazarında ise fiyatlar bayağı düşebiliyor. Pazarcılar ürünleri tekrar yükleyip geri götürmek yerine uygun fiyatlara verebiliyor. Sabah 10 lira olanI akşam 8 liraya satıyorlar.

6) HARCAMA DEFTERİ TUTUN
Alışverişten geldiniz. Poşeti masanın üzerine boşaltın. Aldığınız ne varsa fiyatlarını tek tek yazın. İşte size mutfak bütçeniz! Artık biliyorsunuz. Gelirinize göre bir sonraki alışverişte bu bütçeyi azaltma ya da sadık kalma hedefi koyabilirsiniz.

7) TOPTAN ALIN 
Nohut, kuru fasulye, mercimek, bulgur... Uzun süre dayanan gıda ürünlerini toptan alın. Fiyatlarda büyük farkı göreceksiniz. Ayrıca deterjan, sabun, şampuan, tuvalet kağıdı, peçete gibi sık tüketilen ürünler için de bu yöntemi uygulayabilirsiniz.

8) AZ PİŞİRİN, SIK PİŞİRİN 
Oğlan işten aç döner, komşu gelir, eş dost ziyaret eder... Az yemek yetmez, çok pişireyim. Durun! Ne oluyor. Almanya’da alışverişe gidip iki domates alıp dönüyor herkes. Size neden torba torba domates gerek? Bir de üstüne çürüyor.

9) YEMEĞİN BEREKETİNİ ARTIRIN 
Mevsimine göre patates, kabak, patlıcan neredeyse her yemeğe konur. Yeter ki doğru oranda olsun. Yemeğiniz bollaşır. 1 soğan, 1 patates, 3 biber, biraz da et... Oldu mu sana et sote!

10) ÖĞLEN YEMEĞİNİNİZ  EVDEN GETİRİN 
Pandemi nedeniyle artan evden çalışmanın dışında işyerine gidenler bunu yapabilir. Daha az kalorili ve daha az maliyetli öğle yemeğinin sırrı evden getirmek. O zaman işyeriniz veriyorsa yemek fişlerinizi markette alışveriş yaparken kullanabilirsiniz. Günde en az 35 lira deseniz eder yirmi günde 700 lira. Bunu yıllık hesaplarsak yani 12 ile çarparsak etti mi size 8 bin 400 lira yıllık tasarruf.

11) MARİFETİNİZİ KONUŞTURUN 
Bayat ekmekleri yumurta sürüp harika kahvaltılıklara dönüştürebilirsiniz. Kemikleri kaynatarak çorba, pilavdan kadınbudu köfte yapabilirsiniz.

12) SAKLAMA KOŞULLARINA ÖZEN GÖSTERİN 
Meyve ve sebzeleri buzdolabına yıkamadan koyun. Rafları ayırın, poşetlere hava almaları için delikler açın, mantarlar için kağıt torba kullanın, soğan ve patatesleri ışık almayan yerlerde saklayın... Çürümelerine engel olun.